Suchergebnisse
Filter
Effectıve Nonprofıt Governance And Socıal Capıtal: A Network Analysıs Perspectıve
In: Ankara Üniversitesi SBF dergisi, Band 63, Heft 2, S. 65-89
ISSN: 1309-1034
A New Methodoloji in Multible Criteria Decision - Making System: Analitic Network Process and An Aplication
In: Ankara Üniversitesi SBF dergisi, Band 57, Heft 1, S. 1
ISSN: 1309-1034
Comparative Social Network Analysis of Terrorist Organizations Through Hashtag Activism; Terör Örgütlerinin Hashtag Aktivizmi Üzerinden Karşılaştırmalı Sosyal Ağ Analizi
In: Liberal Düşünce Dergisi, Heft 106, S. 169-197
Sosyal medya başta olmak üzere iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler terör örgütlerinin aktivist yaklaşımlarında önemli değişikliklere neden olmuştur. Örgütler geleneksel eylemlerini sürdürüyor olsalar da asıl eylemselliklerini hashtag aktivizmi ile siber dünyaya taşımış durumdadırlar.Bu çalışmada terör örgütlerinin nasıl bir ağ yapısına sahip olduğu, nasıl bir hashtag aktivizmi oluşturdukları, ağ içindeki etkin bireylerin kimler olduğu ve aktivizmin oluşma sürecinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda NodeXL adlı bir sosyal ağ analizi bilgisayar programı kullanılarak FETÖ örgütü ile PKK örgütü üyeleri ve sempatizanlarına ait Twitter hesapları ve hesaplardan açılan hashtaglar incelenmiş ve sosyal ağ analizleri yapılmıştır.Ayrıca destekleyici veri toplama adına hashtag paylaşımları içerik analizlerine tabi tutulmuştur. PKK ağlarının daha yatay ve yoğun ilişki içinde olduğu, ağ içinde yabancı aktörlerin de oldukça etkili olduğu, FETÖ ağlarının daha hiyerarşik, kontrollü ve organize bir ilişki sergilediği konusunda bulgular elde edilmiştir. Ayrıca, zıt ideolojik yapılara sahip olmalarına rağmen zaman zaman ağlarda işbirliği yaptıklarına yönelik verilere rastlanmıştır.
Kapitalist moderniteyi teşrih etmek - demokratik konfederalizmi inşa etmek: Kapitalist Moderniteye Karşı Meydan Okumak II : 2015 konferans belgeleri
Türkiye'de sivil toplum kuruluşları arası örgütlenme : ağ stratejileri
1990'lı yıllar Türkiye'de önemli değişim ve gelişmelerin yaşandığı yıllardır. Gelişen teknolojiler ve küreselleşme ile birlikte yönetişim ve katılımcılık gibi kavramlar öne çıkmıştır. Bu dönemde gündeme gelen "Sivil Toplum" kavramı ise dönemin parlayan yıldızlarındandır. Tüm Dünya'da sivil toplum ve katılımcılık ile ilgili pek çok konferans ve zirve düzenlenmiş, pek çok rapor yayınlanmıştır. 1992 yılında Rio Çevre ve Kalkınma Zirvesi ve özellikle 1996 yılında BM Habitat II Zirvesi, Türkiye'deki STK'lar açısından önemli bir dönüm noktası olmuştur. Yine 2001'de Türkiye'nin AB üyelik süreci kapsamında kabul ettiği Kopenhag Kriterleri ve 2000'li yılların ortasında yerelde sivil toplumun gelişmesi adına uygulanan Yerel Gündem 21 projeleri ve kent konseylerinin kurulması önemli gelişmelerden bazılarıdır. Bu dönemde yapılan yasal düzenlemeler ile sivil toplum kuruluşları (STK) kent konseyleri, federasyon, konfederasyon ve platformlar vb. şekillerde örgütlenmeye ve ağlar kurmaya başlamış, bunun yanında gelişen teknoloji ve artan iletişim araçları da STK'ların hem yerelde hem de uluslararası seviyede iletişimlerini geliştirmesine ve ağlar kurmasına olanak sağlamıştır.Tez araştırması kapsamında yapılan literatür taramasında STK'ların ağ kurmalarına ve ağ kurma şekillerine yönelik çalışmalara rastlanırken doğrudan "STK Ağları" kavramını ağırlıklı olarak merkeze alan bir çalışmaya rastlanılmamıştır. Bu nedenle çalışmamızda STK ağı ifadesi özellikle kavramsallaştırılmaya çalışılmış ve bu kavram çerçevesinde farklı platformların STK ağı olup olmadığı özelliklerine göre değerlendirilmiştir. Buradan yola çıkarak Kocaeli'de faaliyet gösteren yedifarklı STK ile görüşmeler yapılmıştır. Bu araştırmada nitel araştırma metotlarından olan yarı yapılandırılmış mülakat metodu kullanılmıştır. Yapılan görüşmelerde STK'ların ağ özelliği gösteren oluşumlara dahil olduktan sonra etki alanlarına etkisi analiz edilmiştir. Tezin hipotezi kapsamında geliştirilen araştırma soruları ışığında seçilen kuruluşların kapasite ve etkileri analiz edilmiştir. İlgili bölümde detayları ile açıklanacağı gibi analiz edeceğimiz STK'lar için öncelikle birincil kaynaklar ile durum analizi yapılması ve arkasında önceden belirlenen mülakat soruları ile sonuca gidilmesi planlanmıştır. Ancak tüm bunlardan önce, bu tür bilimsel araştırmalarda olması gerektiği gibi, ilgili alanda kapsamlı bir kavramsal çerçeve literatür analizi yapılmıştır. Bu kapsamda kamu yönetimde değişim, yönetişim, sivil toplum kuruluşlarının gelişimi ve ağ oluşum stratejileri üzerinde durulmuştur. --- In Turkey, there were significant changes and developments in 1990s. Such as governance and participation concept have come to the fore with the developing technologies and globalization. The concept of "Civil Society", which came to the fore during this period, is one of the shining stars of the period. Many conferences and summits on civil society and participation have been held all over the world, and many reports have been published. Rio Environment and Development Summit in 1992 and specifically the UN Istanbul HABİTAT II Summit in 1996, have been a major turning point for CSOs in Turkey. Again in 2001, the Copenhagen criteria adopted by the scope of Turkey's EU membership process, Agenda 21 projects implemented for the development of local civil society in the mid-2000s, and the establishment of city councils are some of the important developments. In this period, Civil Society Organizations (CSOs) began to organize and establish networks such as city councils, federations, confederations, and platforms, etc. with the legal regulations made in. In addition, developing technology and increasing communication tools have enabled CSOs to improve their communication and establish networks both at local and international levels.In the literature review conducted within the scope of the thesis research, while studies on the networking and networking styles of CSOs were encountered, no study directly focused on the concept of "CSO Networks" was found. For this reason, the term CSO network has been tried to be conceptualized and within the framework of this concept, different platforms are evaluated according to their characteristics. Based on this, interviews were made with seven different CSOs operating in Kocaeli. Semi-structured interview method, which is one of the qualitative research methods, was used in this study. In the interviews, after CSOs joined into the organizations which show CSO network characters, the change in their domains was analyzed. In terms of the results obtained as a result of the thesis study, it has been observed that the domains of CSOs have expanded after joining the formations that have network functions.
BASE
Yerel demokrasi: Bir güncelleme önerisi ; Local democracy: A Proposal for updating
Yerel demokrasi üzerine güncel kurumsalcı bakış açısı kentlerde yaşanan yıkıcı dönüşüme yanıt vermekten uzaktır. Bu çalışmada, bu sorunla başa çıkabilmek amacıyla, yönetişim, ağ demokrasisi ve kent hakkı kavramlarının bir arada düşünülmesi önerilmektedir. Yerel demokrasinin katılımcıları, kent hakkı perspektifinin yerel yönetişimle bütünleştirilmesiyle somutlaşabilirken, diğer taraftan ağ demokrasisi ve yeni yerel siyasal liderlik kentte farklılıkların uyumunu mümkün kılabilecektir. Böylece yerel demokrasinin neoliberal kentleşmenin etkilerini aşmayı mümkün kılacak yeni bir anlaşılma biçimi inşa edilebilecektir. ; Current institutionalist perspective on local democracy could not engage with the destructive transformations in the cities. In this work, to cope with this problem, it is proposed to make an intersection between the concepts of governance, network democracy and right to the city. While participants of local democracy could be embodied by integration of the perspective of right to the city and local governance, on the other hand the cohesion of diversities in the city could be possible by network democracy and new political leadership. So a new understanding toward local democracy which surpasses the impacts of neoliberal urbanization could be constructed.
BASE
Toplumsal paylaşım ağı Facebook: "görülüyorum öyleyse varım!"
In: Kalkedon Yayıncılık 96
In: Eğitim ve kültür dizisi 18
Facebook; online social network; social aspects
Bağlam kapsamında örgütler arası ağ düzenekleri dayanıklı ev aletleri sektörü örneği
In: http://hdl.handle.net/11727/1992
Örgütlerin kendilerine fayda yaratmak amacıyla diğerleriyle ne tip ağ ilişkileri kuracakları ve bu amaçla yapı içerisinde kendilerini nasıl konumlandıracakları gibi sorular, örgüt kuramı alanında tartışmalara neden olmaktadır. Granovetter (1973), ticari etkileşimlerle sınırlı olan zayıf bağların fayda yaratacağını iddia ederken; Bordieu (1983), Coleman (1988) ve Podolny (2001) asıl güçlü bağların örgütler üzerinde olumlu etki yaratabileceğini ileri sürmektedir. Burt (1992) ise, örgütlerin birbirleri ile ilişkisi olmayan tarafların bağlantısını sağlamada üstlendikleri aracılık rolünün ağ ilişkilerinin niteliğinden daha önemli olduğunu vurgulamaktadır. Ancak, ağ ve yerleşiklik çalışmaları, aktör ağlarına odaklanırken, bu aktör ağları üzerinde kurumsal bağlamın etkilerini göz ardı etmektedir. Bu eksikliği gidermek amacıyla bu çalışma, makrokurumsal bağlam ile örgütler arası ağ düzenekleri arasındaki ilişkiyi araştırmayı hedeflemiştir. Bu amaçla, devlet ve bankacılık sistemi gibi ana kurumların ekonomilerde üstlendiği role göre farklı iş örgütlenmelerinin oluşacağını ileri süren Whitley'in (1992, 1994 ve 1999) "Ulusal İş Sistemleri" yaklaşımından yararlanılmıştır. Devletin ekonomiye müdahalesinin yüksek olduğu bir bağlamda doğan örgütlerin, mevcut örgütler arası ağ ilişkilerinde güçlü bağlarının zayıf bağlara göre oranının daha yüksek olacağı, ekonomideki etkisinin düşük olduğu bir bağlamda doğan örgütlerin mevcut ilişkilerinde zayıf bağların oranının daha yüksek olacağı ileri sürülmüştür. Benzer bir farklılığın aracılık rolleri bakımından da söz konusu olacağı iddia edilmiştir. Araştırma, Türkiye'de devletin ekonomiye müdahalesinin yüksek olduğu 1980 öncesi ve kısmen azaldığı 1980 sonrasındaki dönemde kurulan örgütler üzerinde gerçekleştirilmiştir. Dayanıklı ev aletleri sektöründen iki firma seçilmiş, ağ düzeneği araştırma yöntemleri kullanılarak örgütler arası ağ ilişkileri belirlenmiş ve niteliklerine göre sınıflandırılmıştır. Sonuçlar, bu çalışmada ileri sürülen önerileri desteklemektedir. 1980 öncesinde kurulan firmanın mevcut ağ ilişkilerinde güçlü bağlarının oranının 1980 sonrasında kurulan firmaya göre daha yüksek olduğu saptanmıştır. 1980 sonrasında kurulan firmanın ise, zayıf ilişkilerinin oranının daha baskın olduğu belirlenmiştir. Küme içi bağların kurulmasını hedefleyen iç aracılık rollerinin oranının 1980 öncesinde kurulan firmada belirgin biçimde yüksek olduğu, dış çevreyle bağlantıyı sağlayan dış aracılık rollerinin oranının 1980 sonrasında kurulan firmada oldukça baskın olduğu belirlenmiştir. Questions such as what type of network relations organizations establish with the others and how they locate themselves within the structure for their own benefit are subject to arguments in organization theory. Contrary to Granovetter's (1973) opinion that supports weak ties of limited commercial interactions would create benefits, according to Bordieu (1983), Coleman (1988) and Podolny (2001) it is the strong ties that provide benefits for the organizations. On the other hand, Burt (1992) emphasizes the brokerage roles of the organizations for providing relations between the irrelevant parties being more important than the type of the network relations. But, network and embeddedness studies which focus on network relations ignore possible effects of institutional context on networks. For this reason, this study aims to search the relation between interorganizational networks and macroinstitutional context. For this purpose Whitley's (1992, 1994 and 1999) "National Business Systems" approach has been used that emphasizes formation of different business organizations are due to the roles of major institutions such as the state and financial system in an economy. It was asserted that the ratio of strong ties compared to the weak ties, are expected to be higher for the organizations that emerge in a context where state intervention to the economy is high, and ratio of weak ties would be higher for the organizations that emerge in a context where degree of state intervention is low. It has also been mentioned that a similar difference is valid for the brokerage roles. The research conducted on two organizations established before 1980 and after 1980 where a significant difference exists in terms of state intervention to the economy in Turkey. Two firms were chosen from the durable home appliances sector. Their interorganizational network connections were determined and classified using network research methodologies. The research results supported the main idea and purpose of this study. After the comparison it was found that the ratio of strong ties of the firm established before 1980 being higher than the firm established after 1980. It was found that the ratio of weak ties of the firm established after 1980 being significantly higher than the firm established before 1980. The internal brokerage roles which strengthen in group cohesion was found higher in the firm established before 1980, the external brokerage roles which provide organizations connections with the other actors in the external environment was found higher in the firm established after 1980's.
BASE
Yönetişim Sürecinde Devletin Rolü ve Deniz Ticareti Sektörü ; The Role of State in Governance Process and Maritime Commerce Sector
DOI:10.17336/igusbd.97191 ; Bu çalışmanın amacı, yönetişim kavramı ekseninde devletin değişen rolü ve bunun deniz ticareti sektöründeki olası etkilerini analiz etmektir. Söz konusu bu değişim, devletleri etkin yönetim için yeni stratejiler üretmeye ve deniz ticareti sektöründeki paydaşların çıkarlarına daha duyarlı yönetişim düzenlemeleri oluşturmaya davet eden yönetişim süreciyle uyum içindedir. Bu makale kamu kurumlarından ve iş çevrelerinden sivil toplum kuruluşlarına kadar uzanan paydaşların, işbirlikçi düzenlemelerin adım adım hiyerarşilerin yerini aldığı yönetişim ağları içinde faaliyette bulunduklarını iddia etmektedir. Söz konusu bu tartışma, bir taraftan devletin bu ağları yönetme ve koordine etme noktasında kapasitesinin ve rolünün arttığı, diğer taraftan da yönetimin bu rolü üstlenmesini sağlayacak olanın yönetişim ağlarına özgü ekonomik ve toplumsal talepler olduğu sonucuna ulaşmaktadır. ; The aim of this study is to analyse the changing role of state within the framework of governance concept and its potential impacts upon maritime commerce sector. This transformation is in conformity with the process of governance which invites states to produce new strategies for effective governing and to formulate governance arrangements which are more sensitive to the interests of stakeholders in the maritime commerce industry. This paper asserts that these stakeholders ranging from public institutions and business circles to nongovernmental organizations act within governance networks where hierarchy is gradually replaced by cooperative arrangements. This discussion leads to the conclusion that on the one hand, state's capacity and role in directing and coordinating these networks is enhancing, and on the other hand those are the economic and social demands peculiar to the governance network that will compel the state to assume this role.
BASE
Medrese ve Metin Üretimi Üzerinden Memlük Toplumsal Kimliğinin İnşası; Creation of Mamluk Social Identity Through Madrasas and Production of Texts
In: İslâm araştırmaları dergisi: Turkish journal of Islamic studies, Heft 49, S. 33-66
ISSN: 1301-3289
The diversity of education in the madrasas contributed to different social groups' feelings of belonging to the Mamluk community as well as to the formation of identity awareness. This study aims to examine the ranks the civil elite of the Mamluk period held in various scholarly and bureaucratic positions and the contribution of the texts they produced to the development of a Mamluk identity. Contrary to previous processes, the Mamluk ulama displayed a more conscious understanding of the Mamluk identity in their texts about the history of the Mamluk state and power. This study discusses how the ulama, who obtained scholarly or bureaucratic ranks because of various relationship networks they formed, constructed a Mamluk identity in their historical texts.