1980'lerden itibaren, yerel yönetimler çok önemli bir değişim sürecinden geçmekte ve bu değişim süreci, literatürde bir üst başlık olarak "yerel yönetişim" biçiminde kavramlaştırılmaktadır. Yerel yönetimden yerel yönetişime geçiş, yerel yönetimlere bakış açısı itibariyle bir zihniyet değişimine işaret etmektedir. Fordizmden postFordizme geçiş sürecinin ve ortaya çıkardığı politik ve yönetsel sonuçların analizinin, günümüzde yerel yönetimler açısından yaşanan bu çok boyutlu değişimi daha iyi anlamak için bir fırsat sunduğu, bu çalışmanın arka planında yer alan temel düşüncedir. Bu çerçevede, çalışmanın amacı, Fordizmden post-Fordizme geçiş bağlamında, yerel yönetimlerin örgütsel yapısı, işlevleri, iş görme usulleri ve hareket alanı açısından yaşanan değişimi analiz etmektir. ; The local governments have going through a crucial process of transformation since 1980s and this process is being conceptualized as "local governance" as an umbrella term in the literature. The transition from local government to local governance refers a change in mentality related to local governments. The fact that the analysis of transition process from Fordism to post-Fordizm and the emerging political and administrative outcomes offers an opportunity in order to better comprehend this multidimensional change regarding local government is the fundamental idea in the background of this article. In this framework, the aim of this article, within the context of transition from Fordism to post-Fordizm, is to analyze the actual changes occurring in terms of the organizational structure, functions, procedures and field of action of the local governments.
Kamu yönetiminde 1980 sonrasında paradigma düzeyinde büyük değişim ve dönüşümler gerçekleşmiş ve bunlar asıl olarak postmodern kamu yönetiminin felsefi, sosyolojik ve siyasal zemini üzerine kurulmuştur. Postmodern kamu yönetimi anlayışı ile yeni kamu yönetimi, yönetişim gibi önemli yönetsel teori ve kavramlar ortaya çıkmış, bu süreçte yerel yönetimlerin önemi ve etkisi artmıştır. Ayrıca yerel yönetişim anlayışı ile yerel yönetimlerin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının ve özel sektörün siyasal karar alma sürecindeki gücü öne çıkmıştır. Bu çalışmanın amacı, postmodern kamu yönetimi çerçevesinde yerel yönetişim ve yerel yönetimler arasında katılımcılık ve demokrasi odaklı bir ilişki kurulmasını ve yerelde bunu güçlendiren olanakların ve modellerin analiz edilmesini kapsamaktadır ; Big changes and transformations have taken place in public administration in paradigm level after the year 1980 and they have essentially been established on philosophical, sociological and political base of postmodern public administration. New managerial theories and concepts such as new public management and governance emerged with postmodern understanding of public administration, The importance and impact of local governments increased in this process. Furthermore, with local government understanding; as well as power of local governments, power of non-governmental organizations and private sector in political decision-making stood out. The purpose of this study is to analyze the establishment of a relationship among local governments and local governance focused on participation and democracy within the scope of postmodern public administration and the opportunities and models locally strengthening this case
DOI:10.17336/igusbd.14844 ; Kamu yönetiminde 1980 sonrasında paradigma düzeyinde büyük değişim ve dönüşümler gerçekleşmiş ve bunlar asıl olarak postmodern kamu yönetiminin felsefi, sosyolojik ve siyasal zemini üzerine kurulmuştur. Postmodern kamu yönetimi anlayışı ile yeni kamu yönetimi, yönetişim gibi önemli yönetsel teori ve kavramlar ortaya çıkmış, bu süreçte yerel yönetimlerin önemi ve etkisi artmıştır. Ayrıca yerel yönetişim anlayışı ile yerel yönetimlerin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının ve özel sektörün siyasal karar alma sürecindeki gücü öne çıkmıştır. Bu çalışmanın amacı, postmodern kamu yönetimi çerçevesinde yerel yönetişim ve yerel yönetimler arasında katılımcılık ve demokrasi odaklı bir ilişki kurulmasını ve yerelde bunu güçlendiren olanakların ve modellerin analiz edilmesini kapsamaktadır. ; Big changes and transformations have taken place in public administration in paradigm level after the year 1980 and they have essentially been established on philosophical, sociological and political base of postmodern public administration. New managerial theories and concepts such as new public management and governance emerged with postmodern understanding of public administration, The importance and impact of local governments increased in this process. Furthermore, with local government understanding; as well as power of local governments, power of non-governmental organizations and private sector in political decision-making stood out. The purpose of this study is to analyze the establishment of a relationship among local governments and local governance focused on participation and democracy within the scope of postmodern public administration and the opportunities and models locally strengthening this case.
Kamu Yönetimi disiplinine 1990'lı yıllarla birlikte girmeye başlayan 'yönetişim' kavramı, devlet, piyasa ve sivil toplum aktörlerinin ortak müzakereci anlayışla, birlikte yönetme prensibine dayanmaktadır. Söz konusu kavram kamu politikası alanlarının çoğu için kullanılmış, şeffaf, hesap verilebilir, gönüllülük esasına dayalı bir yönetme anlayışı küreselleşen dünyada hükümetler ve devletler için önemli duruma gelmiştir. Doğal afetler gibi siyasa üretme ve uygulamanın zor olduğu bir konuda da bu kavramın tartışılması gerekli hale gelmiştir. Özellikle Türkiye gibi doğal afetlerden maddi ve manevi birçok zarar gören bir ülkede, doğal afet yönetimi politikalarının başarısızlıkla sonuçlanması, doğal afetlerde klasik yönetim anlayışının sorgulanmasına neden olmuştur. Çalışmanın ana amacı, Türkiye'nin doğal afet yönetimi politikalarını tarihsel bağlamda analiz ederek, doğal afet yönetişimi uygulamalarının neden gelişmediğini aktörler düzeyinde değerlendirmektir. Çalışma üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde afet ve doğal afet tanımları ve türleri, afet yönetim döngüsü, doğal afet yönetişimi ve yönetişim kavramlarının kuramsal tartışmaları bulunmaktadır. Çalışmanın ikinci bölümünde Türkiye'nin doğal afet yönetimi politikalarının tarihsel bağlamda kurumlar ve hukuksal düzenlemeler sınıflandırmalarıyla değerlendirilmesi yapılmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümüyse Türkiye'de doğal afet yönetişiminin neden gelişmediğini aşkın/güçlü devlet ve merkeziyetçi afet yönetimi, zayıf sivil toplum, kamu – özel sektör işbirliğinin zayıflığı, yerel yönetişimin gelişmemesi, risk yönetiminin ve sakınım planlamasının devlet ve sivil toplum bağlamında eksikliği başlıkları altında aktörler bağlamında tartışmaktadır. Çalışma sonuç ve değerlendirme bölümüyle son bulmaktadır. Anahtar Kelimeler: Doğal Afet Yönetişimi, Yönetişim, Afet Yönetim Döngüsü, Sakınım ve Risk Yönetimi, Merkeziyetçi Kamu Yönetimi, Aşkın Devlet, Zayıf Sivil Toplum, Yerel Yönetişim ; The term governance which was applied to Public Administration discipline through the 1990s rely on the principle of management with cooperation of state, civil society and market actors with joint negotiation. Mentioned term has been used in several public policy areas and administration with transparent, accountable, volunteerism ways became an important case for nation states and governments in a globalized world. The discussion of the term 'governance' has become necessary for the case of natural disasters which is one of the most difficult policy areas in policy making and implementation. Especially for the country such as Turkey which had lots of damages in material and spiritual manner by natural disaster, the failure of natural disaster policies caused the questioning of classical administration principle on natural disaster management. The main principle of this study is to analyze of Turkey's natural disaster management policies in historical manner and to evaluate why natural disaster governance implementations did not advance through the actors' level. This study is composed of with three parts. First part consists of definitions and types of disasters, disaster management cycle, theoretical discussions of natural disaster governance and governance terms. The second part gives attention to the evaluation of Turkey's disaster management policy implementations with historical manner through the institutional and legal arrangements. Last part of the study discusses why natural disaster governance has not advanced in Turkey through the titles of transcendental state and centralist disaster management principle, weak civil society, weakness of state-market relations, immaturity of local governance, absence of risk management and mitigation plans of state and civil society with actors' orientation. This study ends with the part of outcomes and general evaluations. Key Words: Natural Disaster Governance, Governance, Disaster Management Cycle, Mitigation and Risk Management, Centralized Administration, Transcendental State, Weak Civil Society, Local Governance
Bu tez, bir yönetişim örneği olarak kabul edilen Kalkınma Ajanslarını ve bu ajansların Türkiye'deki uygulamalarını içermektedir. Günümüz dünyasının şekillendirici temel unsuru olan küreselleşmeyle birlikte ulus-devlet bir dönüşüm sürecine girmiştir. Bu süreçte ulus-devlet yerelleşme gereği olarak merkezi yönetim yetkilerinin bir kısmını yerel ve bölgesel yönetimlere devretmektedir. Bu yönetimlerden biri de; kamu sektörü, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirliği sağlayarak bölgesel dengesizliklere ortak çözüm geliştirip, bölgesel kalkınmayı gerçekleştirmeye çalışan Kalkınma Ajanslarıdır.Bu bağlamda tezde öncelikli olarak küreselleşme ve yerelleşme çerçevesinde Türkiye'de bölge-bölgecilik-bölgeselleşme konuları incelenmiştir. . Daha sonra Türkiye'de Bölgesel kalkınma politikalarının tarihsel süreci ele alınmış, ülkemizde de son zamanlarda bölgesel kalınmada etkin rol oynayan Bölgesel Kalkınma Ajansları incelenip Ankara Kalkınma Ajansı ve Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA) örnekleri ele alınmıştır. Dolayısıyla bu çalışma, kalkınmada etkin rol oynayabilecek bir yönetişim modeli olan Kalkınma Ajanslarının daha iyi anlaşılmasına katkı sağlama amacı taşımaktadır. This thesis a governance model the regional development agencies and these agencies include applications in Turkey. In today's world of globalization, the nation-state as a basic element forming in the process of transformation. As part of this process, decentralization of the nation-state is a part of the local and regional governments, central government transfers the powers. This is one of the authorities and the public sector, the private sector and enabling co-operation between non-governmental organizations to develop joint solutions to regional imbalances in regional development, regional development agencies working to realize.In this context, within the framework of decentralization by examining the phenomenon of globalization as a priority region-regionalism-regionalization definition has been adopted in Turkey. The historical process of regional development policies are discussed later in Turkey, playing an active role in our country without yielding of the Regional Development Agencies recently examined as an application Ankara Development Agency and the South Aegean Development Agency (GEKA) samples. Therefore, this study may play an active role in development of a governance model that is intended to contribute to a better understanding of the Regional Development Agencies.
Bu tez, bir yönetişim örneği olarak kabul edilen Kalkınma Ajanslarını ve bu ajansların Türkiye'deki uygulamalarını içermektedir. Günümüz dünyasının şekillendirici temel unsuru olan küreselleşmeyle birlikte ulus-devlet bir dönüşüm sürecine girmiştir. Bu süreçte ulus-devlet yerelleşme gereği olarak merkezi yönetim yetkilerinin bir kısmını yerel ve bölgesel yönetimlere devretmektedir. Bu yönetimlerden biri de; kamu sektörü, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirliği sağlayarak bölgesel dengesizliklere ortak çözüm geliştirip, bölgesel kalkınmayı gerçekleştirmeye çalışan Kalkınma Ajanslarıdır.Bu bağlamda tezde öncelikli olarak küreselleşme ve yerelleşme çerçevesinde Türkiye'de bölge-bölgecilik-bölgeselleşme konuları incelenmiştir. . Daha sonra Türkiye'de Bölgesel kalkınma politikalarının tarihsel süreci ele alınmış, ülkemizde de son zamanlarda bölgesel kalınmada etkin rol oynayan Bölgesel Kalkınma Ajansları incelenip Ankara Kalkınma Ajansı ve Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA) örnekleri ele alınmıştır. Dolayısıyla bu çalışma, kalkınmada etkin rol oynayabilecek bir yönetişim modeli olan Kalkınma Ajanslarının daha iyi anlaşılmasına katkı sağlama amacı taşımaktadır. ; This thesis a governance model the regional development agencies and these agencies include applications in Turkey. In today's world of globalization, the nation-state as a basic element forming in the process of transformation. As part of this process, decentralization of the nation-state is a part of the local and regional governments, central government transfers the powers. This is one of the authorities and the public sector, the private sector and enabling co-operation between non-governmental organizations to develop joint solutions to regional imbalances in regional development, regional development agencies working to realize.In this context, within the framework of decentralization by examining the phenomenon of globalization as a priority region-regionalism-regionalization definition has been adopted in Turkey. The historical process of regional development policies are discussed later in Turkey, playing an active role in our country without yielding of the Regional Development Agencies recently examined as an application Ankara Development Agency and the South Aegean Development Agency (GEKA) samples. Therefore, this study may play an active role in development of a governance model that is intended to contribute to a better understanding of the Regional Development Agencies.
Avrupa Konseyi yerel yönetişimin geliştirilmesi için çalışmalar ortaya koymaktadır. Bu kapsamda konseye üye ülkelerin yerel yönetimlerini "Avrupa Yerel Demokrasi Haftası" adı altında, yerel yönetişimi geliştirici etkinlikler düzenlemeleri için teşvik etmektedir. Bu etkinlik çerçevesinde faaliyet gerçekleştiren yerel yönetimlere "12 Yıldızlı Şehir" statüsü verilmektedir. Bu statü yıllık olarak verilmektedir ve statünün tekrar alınması için her yıl aynı etkinliğe tekrar katılmak gerekmektedir. Konuyla ilgili olarak bu çalışma kapsamında Türkiye'den Avrupa Yerel Demokrasi Haftası etkinliklerine katılım sağlayan ve 12 Yıldızlı Şehir statüsü alan yerel yönetimler tespit edilmeye çalışılmıştır. Ayrıca ilgili yerel yönetimlerin bu etkinlik kapsamında yaptıkları çalışmalar da tespit edilmeye çalışılmıştır. Yapılan inceleme sırasında Türkiye'den Avrupa Yerel Demokrasi Haftası etkinliklerine katılan ve 12 Yıldızlı Şehir statüsü kazanan belediyeler olduğu görülmüştür. Bunun yanında söz konusu statüyü ilk defa kazanmak için Türkiye'den farklı belediyelerin çalışmalar yaptıkları da dikkat çekmektedir. Fakat il özel idarelerinin, köy idarelerinin, STK'ların ve diğer yerel yönetişim aktörlerinin bu etkinliğe katılım sağlamadıkları görülmektedir. ; The Council of Europe is working to improve local governance. In this context, the Council encourages the local governments of the member countries to organize activities to promote local governance under the name of European Local Democracy Week. 12-Star City status is given to local authorities which participate this activity. This status is given annually and it is necessary to rejoin the same event every year in order to get the status again. Within the scope of this study, local governments from Turkey which participate to European Local Democracy Week and gets 12 Star City status have been tried to determined. In addition, the activities of the related local governments within the scope of this week have been tried to be determined. During the review it is determined that, there are municipalities from Turkey which participate to European Local Democracy Week and gets 12 Star City status. Besides it draws attention that, different municipalities from Turkey participate to week to win the status for the first time. However, it is determined that special provincial administrations, village administrations, NGOs and other local governance actors are not participating to this event.
20. yüzyılla etkilerini hissettirmeye başlayan "yönetişim, ortaklıklar ve kardeş şehircilik olguları", yerel yönetimlerde çok geniş uygulama alanları bulmuş, bu olgulara atfedilen önem, tüm dünyada büyük bir ivme kazanmıştır. Yönetişimde uygulanan bir strateji olarak adlandırılabilecek ortaklıklar, beraberinde kardeş şehir ilişkilerini de getirmiştir. Bu nedenle bu tez, bu kavramların, modern dünyada ve gündelik hayatta yönetim yapılarını nasıl etkilediğinin ortaya konulması amacıyla yazılmıştır. Çalışmanın diğer bir amacı da, daha önce pek değinilmeyen bölgesel ya da ulusal nitelikteki kardeş şehir uygulamalarının ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel alandaki etkilerinin belirlenmesidir. Yerel yönetimler her ne kadar yönetişim modelini kendi bünyelerinde uygulasalar ya da uygulamaya çalışsalar da günümüz koşullarında çeşitliliği artan ihtiyaçlar ulusal ve uluslararası alanlarda birtakım ortaklıklar ve işbirlikleri kurmayı zorunlu hale getirmiştir. Küreselleşme eğilimlerinin arttığı bu dönemde beliren ihtiyaçlar karşısında belediyeler kendi imkânlarıyla çıkış bulamadıkları noktada ortaklık ve kardeşlik ilişkileriyle çözüm aramış ve ihtiyaçların sadece ekonomik olmadığı, ulusal ve uluslararası ölçekte hem ülkelerin hem de kentlerin birbirlerinin kültürlerini tanımak istediği görülmüştür. Bu bilgiler ışığında, Türkiye'nin başkenti olan "Ankara"nın kardeş şehirleriyle ilişkileri ve bu ilişkilerin ne gibi etkiler yarattığı bu tezde incelenmiştir. ; Making their influences known in the 20th century, phenomena such as "governance, partnership and town twinning" have undergone a vast range of practical implementation in local governments and the importance attributed to these phenomena has come into prominence all over the world. The phenomenon of partnership, which can be described as a strategy used in governance, has brought about town twinning relations. For this reason, this thesis has been written in order to exhibit how these phenomena affect governmental institutions both in the modern world and in daily life. Another purpose of the present study is to determine the economic, social, cultural and environmental effects of regional or national town-twinning implementations which have not been quite touched upon in this frame. No matter how much the local governments enforce or try to enforce a governance model in their own entities, the continuously varying needs in today's conditions have made it obligatory to establish some partnerships and co-operations in national and international areas. Faced with the requirements of the globalized world, at the point where the municipalities could not find a solution through their own means, they looked for a solution through affiliation and town-twinning, and they saw that the needs were not only economic; the countries and the cities would like to know the cultures of one another both on a national and an international level. In the light of these data, the relations of Ankara, the capital city of Turkey, with its twin towns and the effects these relations create have been examined in this study.