Sahra altı Afrika: II. Uluslararası Türk-Afrika kongresi (12 - 13 Aralık 2006)
In: Tasam yayınları 33
In: Afrika Enstitüsü serisi 3
93 Ergebnisse
Sortierung:
In: Tasam yayınları 33
In: Afrika Enstitüsü serisi 3
In: Tasam yayınları
In: Uluslararası ilişkiler serisi 6
Uzun yıllar boyunca Avrupalı devletlerin sömürgesi altında kalan Afrika kıtası devletleri, 1960'larda başlayan bağımsızlık hareketleri ile birlikte bir bir prangalarını kırmış ve bağımsızlıklarını elde etmişlerdir. Daha sonraki süreçte çoğunluğu itibariyle iç savaşlar, darbeler ve karışıklıklarla mücadele etmek zorunda kalan Afrika, 2000'li yıllara gelindiğinde sahip olduğu zenginlikler ve potansiyel ile birlikte parlayan bir yıldız haline gelmiştir. İşte Afrika'daki bu potansiyelin değerlendirilmesi Türkiye için büyük bir fırsattır. Bu çalışmanın amacı, Afrika Açılımı ile birlikte Afrika politikasında değişikliğe giden ve ilişkileri ortaklık seviyesine kadar getirmeyi başaran Türkiye'nin bu süreçteki kazanımlarını ve bundan sonra yapılabilecekleri irdelemektir. Çalışmada öncelikli olarak Afrika kıtasının genel özelliklerinden bahsedildikten sonra Afrika'daki örgütlenmelerve Afrika'nın sorunlarına değinilmiştir. Türkiye'nin Afrika ile olan ilişkilerinde tarihsel süreç ve Afrika'da sivil toplum kuruluşlarının faaliyetleri irdelendikten sonra son kısımda da diplomatik, ekonomik ve ikili ilişkilere yer verilmiştir. ; The African continent states, which had been under the colonization of European states for many years, broke chains and gained independence with the independence movements that started in the 1960s. Later, Africa has become a shining star with its wealth and potential in the 2000s, mostly forced to fight civil wars, coups and disturbances. The assessment of this potential in Africa is a great opportunity for Turkey. The aim of this study is to examine the achievements of Turkey in this process, which has changed the African policy with the African Expansion and has managed to bring the relations to the level of partnership. In this study, after mentioning the general features of the African continent, was mentioned the organizations in Africa and the problems of Africa. Examining the historical process in Turkey-Africa relations and the activities of NGOs in Africa, in the final, diplomatic, economic and bilateral relations between Turkey and Africa were mentioned.
BASE
In: Ankara Üniversitesi SBF dergisi, Band 25, Heft 1, S. 1
ISSN: 1309-1034
Dünyanın en geri kalmış kıtası olarak Afrika'nın dünya ülkeleriyle ilişkileri köle ticareti ve sömürgecilikle başlamıştır. II. Dünya Savaşı sonrasında özgürlüklerine kavuşan Afrika ülkeleri sahip oldukları hammadde ve doğal kaynaklar nedeniyle sürekli büyük güçlerin ilgi odağında olmuştur. Gelişen teknoloji ile hammaddeye duyulan ihtiyacın artması hem gelişmiş hem de gelişen ülkelerin Afrika ile yakın ekonomik, ticari ve kültürel ilişki içine girmesine yol açmıştır. Türkiye de günümüzde dünya ile bütünleşme çabasında olan Afrika ile çok yönlü ilişki kurma amacına yönelmiştir. 1998 Afrika Açılım Planı ile başlayan süreç büyük bir ivme ile geliştirilerek, işbirliği ve stratejik ortaklık aşamalarına ulaşmıştır. Gelişen Türkiye Afrika ilişkileri artık Türkiye Afrika Ortaklığı hedefini gerçekleştirmeye yönelmiştir. ; As the most underdevelopment continental, Africa's relations with the other countries had begun with the slave trading and colonization. The African countries, which had regained their freedom after the Worl War II, have been in the spotlight of the big Powers, because of the raw materials and the natural sources that they have. The rise of requirement to the raw materials owing to the improving technology causes that both the developed and the developing countries has established close economic, commercial and cultural relations with the African countries. Turkey has also leaned to establish multiletaral relations with the Africa which has been trying to be integrated to the world nowadays. The process beginning with the 1998 Action Plan of Turkey's Opening Policy to Africa has been improved by a great momentum and come up to cooperation and the strategic partnership phases. The relations between developing Turkey and Africa are heading towards to fulfill the aim of "Turkey Africa Partnership".
BASE
Afrika Birliği Kurucu Andlaşması'nın 4 (h)- ve 4(j) maddelerinde, örgütün müdahale hakkı düzenlenmiştir. Kurucu Andlaşma'nın söz konusu hükümlerinde, Birleşmiş Milletler Andlaşması'na herhangi bir atıf bulunmamaktadır. Oysa Birleşmiş Milletler Andlaşması'nın 53. maddesi uyarınca bölgesel örgütlerin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin izni olmaksızın hiçbir askeri eyleme girişemeyeceği ifade edilmektedir. Çalışmada Afrika Birliğinin askeri önlemlere başvurma hakkı incelenmiştir. Articles 4(h) and 4(j) of the Constitutive Act of the African Union regulates the right of intervention of the Union. There is no link between the related articles of the Constituttive Act and United Nations Charter. However Article 53 of the Charter states that no enforcement action shall be taken by regional agencies without the authorization of the Security Council. This paper analyses the right of the African Union to take military measures.
BASE
Bu çalışmada, özellikle soğuk savaş sonrası, önemli bir konu olarak karşımıza çıkan yumuşak güç kavramının, Mustafa Kemal Atatürk'ün kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti?nin dış politikasının temelini oluşturan ?Yurtta Barış Dünyada Barış? doktriniyle aynı amaca hizmet ettiği savunulmuştur. Bunun dışında Türk dış politikasındaki yumuşak gücün kullanım alanları ve Türkiye?nin günümüzde yükselen değer olan Afrika kıtasındaki Yumuşak Güç olma potansiyeli incelenmektedir. Çalışma, Türkiye?nin Osmanlı?ya dayanan tarihi geçmişine de değinmiş ve bu geçmişin Türkiye?nin yumuşak güç kaynaklarının temelini oluşturduğunu savunmuştur. Buna bağlı olarak evrensel değerleri ve politikası sayesinde cazibesinin bulunduğu dikkati çekilmiş, bu cazibe sayesinde model ülke olarak takip edilebileceği vurgulanmıştır. 1990 lı yıllardan sonra tüm dünyada olduğu gibi Türk dış politikasında da değişimle beraber Afrika Kıtasına açılım ve bu açılımın etkileri değerlendirilmiştir. Türkiye?nin yumuşak güç stratejilerinden, düzen-kurucu rol, komşularla sıfır sorun politikası, kültürel etkileşim faaliyetleri ve ekonomik-insani yardımlarla dış politikaya ağırlık verilmesi Türkiye?nin yumuşak gücünü olumlu yönde etkilemiştir. Aynı zamanda çalışmada, Türkiye?nin Afrika Kıtası ülkeleri üzerindeki yumuşak gücünün şu ana kadar ki durumu incelenmiş ve bundan sonra geliştirmeye yönelik neler yapılması gerektiğine değinilmiştir. ; In this study, it is argued that the concept of soft power encountered as an important subject after the Cold War and ?Peace at home, peace in the world? doctrine, the basis for foreign policy of the Turkish Republic which was founded by Mustafa Kemal Atatürk serves the same purpose. Also, the use of soft power tools in Turkish foreign policy and its potential as becoming a Soft Power in Africa, considered as a rising value nowadays are researched. Turkey?s background dating back to Ottoman Empire is mentioned and it is argued that these antecedents form the source of Turkey?s soft power. Consequently, Turkey?s charm is pointed by means of universal values and policies and it is emphasized that Turkey can be followed as a model state. After 1990?s with the change in the foreign policy of Turkey ? like the changes all over the world- the expansion of Africa and the effects of that expansion are then reviewed. Focusing on the foreign policy with soft power strategies such as the role of being a promoter, zero problems with neighbours, acculturation, economic and humanitarian aids has affected Turkey?s soft power positively. In the study, the case of Turkey?s soft power in Africa so far is examined and what should be done to develop this power is as well expressed.
BASE
In: Ankara Üniversitesi SBF dergisi, Band 68, Heft 1, S. 83-121
ISSN: 1309-1034
Günümüze kadar büyük güçlerin odak noktası olan Afrika kıtası 21.YY'da da büyükgüçlerin dikkatini çekmeye devam etmektedir. Afrika Kıtası zengin yeraltı kaynaklarınasahiptir. Nitekim tarihsel süreçte bu doğal kaynaklar bölge halkı tarafından değil sömürgedevletleri tarafından kullanılmıştır. Afrika, zengin yeraltı kaynakları ile günümüzde de küreselsistemi şekillendirmeye çalışarak hegemon olma yarışına giren ülkelerin odağı halindeolmaya devam etmektedir.Bu tezde Çin Halk Cumhuriyeti ve Amerika Birleşik Devletleri'nin Afrika kıtasındakihegemonya mücadelesi Nijerya üzerinden analiz edilecektir. Afrika kıtasındaki üçüncü enzengin ülke olan Nijerya, stratejik bir öneme de sahiptir. 2000'li yıllardan itibaren küreselsistemde hem siyasi hem de ekonomik yükselişe geçen Çin, ABD'nin karşısındaki en büyükrakip ülke konumuna gelmeye başlamıştır. Bugün de Çin ve ABD Afrika kıtasındahegemonya mücadelesi içerisindedirler. Bu tezin cevap aradığı temel soru da ABD ve Çinarasında yaşanan hegemonya mücadelesinin Nijerya üzerinden nasıl geliştiği olarakbelirlenmiştir. --- The African Continent has been the main focus of great powers in the past andcontinues to draw the attention of international and local powers in the 21st century. Thecontinent has rich underground resources. As a matter of fact, these natural resources wereused by the colonial states in the historical process, not by the people of the region. Africa,with its rich underground resources, continues to be the focus of the countries that competefor being a hegemon by trying to shape the global system.In this thesis, the hegemony struggle of the People's Republic of China and the UnitedStates of America on the African continent will be analyzed through the to Nigerian country.Nigeria is the third richest country on the African continent, but it has a strategic importancein Africa. Starting from the 2000s, both the political and economic upswing in the globalsystem, China has become the largest competitor in the United States. Africa, which has beenthe focus of great powers since the past, continues to be the focus of great powers in the 21stCentury. Today, China and the United States are fighting hegemony on the African continent.The main question that the study seeks to answer is how the hegemony struggle between theUSA and China developed over Nigeria.
BASE
In: Necmettin Erbakan Üniversitesi yayınları 122
Yüksek Lisans Tezi ; Dünya üzerinde yatırım yapılabilecek fiziki yapı bakımından en uygun alan Afrika Kıtası'dır. Gelecekte kıtanın daha da çok değerleneceği göz önünde bulundurulduğunda Dünya üzerindeki birçok ülkenin Afrika üzerinde özel bir politika geliştirmesi kaçınılmaz olmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti kültürel mirasın ve din kardeşliğinin etkisi ile Afrika kıtasına olan bakış açısını 1998 yılında hazırladığı Afrika'ya Açılım Eylem Planı ile değiştirmiş ve 2002 yılında Ak Parti'nin iktidara gelmesi ile çok yoğun bir şekilde kıta üzerinde faaliyetlerini artırmıştır. Özellikle Dışişleri Bakanlığınca "Afrika sorunlarına Afrikalı çözümler" bakış açısı ile yıllar boyunca sömürülen Afrika insanına destek verilmesi amaçlanmıştır. Bu politikanın amacı, hiçbir sömürme gayesi gütmeden Afrika ülkelerinin yine kendi vatandaşlarının özgür iradeleri ile kalkınmasına yardımcı olmaktır. Çalışma, kuramsal bir altyapıda Afrika ile Türkiye ekonomik ilişkilerini ele almaktadır. Bunun temel sebebi yapılacak bir ampirik çalışmada ihtiyaç duyulan verilerin Afrika ülkelerinin birçoğu için sadece son birkaç yıl için elde edilebilmesidir. Çalışmanın temel amacı ise Afrika-Türkiye ilişkilerinin özellikle Afrika Açılım Eylem Planı sonrasında gösterdiği ekonomik gelişmeyi ortaya koymaktır. ; The most suitable area for investments in terms of physical structure in the world is the African Continent. Since it is expected that the continent will be valued even more in the future, it is inevitable that many countries in the world will develop a special policy on Africa. Republic of Turkey's cultural heritage and a religious brotherhood. In 1998, it changed its perspective on the African continent with the Opening to Africa Action Plan. With the coming to power of the AK Party in 2002, it has intensely increased its activities on the continent. In particular, the Ministry of Foreign Affairs initiated the "African solutions to African problems" perspective. Thus, it was aimed to support the African people who were exploited for years. The ...
BASE
In: Kültür Bakanlığı yayınları 1225
In: Kaynak eserler dizisi 18
In: ilk çağ ve Asya-Afrika Devletleri: devletler ve hanedanlar
Bu çalışma, yumuşak güç ve kamu diplomasisi kavramları çerçevesinde Türkiye'nin 1998 yılında başlattığı Afrika açılımından 2019 yılının sonuna kadar sürdürdüğü faaliyetlere odaklanmaktadır. Yumuşak güç ve kamu diplomasisi kavramlarına özel bir önem atfedilen çalışmada, zaman içerisinde Türkiye'nin Afrika'ya yönelik kamu diplomasisinin nasıl bir süreçten geçtiği ve etkileri farklı boyutlarda incelenmektedir. Çalışmada yer alan Afrika örneğinde, Türkiye'nin dış politikasında yumuşak güç kaynaklarına bağlı olarak sürdürdüğü kamu diplomasisi faaliyetleri ele alınmıştır. Çalışmada Türkiye'nin sahip olduğu yumuşak güç kaynaklarının, Afrika'ya yönelik kamu diplomasisi faaliyetlerinde farklı şekillerde kullanıldığı görülmüştür. Kamu diplomasisi aktörlerinin zaman içerisinde faaliyetlerinin arttığı ancak Türkiye'nin Afrika'ya yönelik kamu diplomasisi etkinliğinin zaman içerisinde farklılıklar gösterdiği gözlemlenmiştir. Bu kapsamda çalışmanın ulaştığı en temel sonuçlardan birisi, Türkiye'nin Afrika'daki kamu diplomasisi faaliyetlerinin birbirinden farklı etkilere ve yansımalarsa sahip olduğudur. Dolayısıyla Türkiye'nin Afrika'daki kamu diplomasisi faaliyetlerinin zaman içerisinde geliştiği ancak her zaman etkili olamadığı savunulmaktadır. Türkiye, Afrika'ya dış politikasında ayrı bir önem vermekte ve Afrika'daki varlığını artırmak istemektedir. Çalışmada, Türkiye'nin Afrika'ya yönelik kamu diplomasisi faaliyetlerinin etkinliğini artırma ve geleceğe taşıma gayreti içerisinde olduğu savunulmuştur. ; This study focuses from African expansion which Turkey started in the year 1998 to its activities maintainig to the end of the year 2019 within the frame of soft power and public diplomacy. In the study which attributed a special significance to the notions of soft power and public diplomacy, it is examined at the different dimensions how Turkey's public diplomacy towards Africa go through a process in time and its influences. At the case of Africa in partaking of the study it has been handled the public diplomacy activities which maintaing depending Turkey's soft power sources at its foreing policy. In the study it has been seen that has been used differently Turkey's soft power sources at the public diplomacy activities towards Africa. It has been observed that the public diplomacy agents increase their activities in time but Turkey's public diplomacy influence towards Africa shows differences in time. In this context the one of the common conclusions which the study extrapolate that public diplomacy activities of Turkey in Africa have from each other different influneces and reflections. Accordingly it is asserted that public diplomacy activities of Turkey in Africa develop in time and are not effective every time. Turkey attaches extra importance to Africa at its foreing policy and want to increase its position in Africa. In study it is asserted that Turkey is in a endeavour to increase the influence of public diplomacy activities towards Africa and to carry into future them.
BASE