Son yıllarda devletlerin önemli bir araç olarak kullanılan kamu diplomasisi ülkelerin dış politikalarında büyük etki kazandığı kavram haline gelmiştir. Türkiye'de ve Rusya'da da "kamu diplomasisi" ve "yumuşak güç" kavramları sıklıkla hem siyasi hem akademik dilde yer etmeye başlamıştır. Bu tezde Sovyet sonrası dönemde Türkiye'nin ve Rusya'nın Orta Asya ülkelerindeki kamu diplomasisi faaliyetleri incelenmektedir. İki ülkenin bu alanda faaliyet gösteren kamu kurumları, bölgesel uluslararası örgütler, medya ve hükümet dışı aktörleri, uyguladıkları kamu diplomasisi mekanizmaları ve kamu diplomasisi yaklaşımlarının ideolojik içeriği ele alınmıştır. Böylece, iki ülkenin Orta Asya bölgesine yönelik kamu diplomasisi uygulamalarının avantajları ve zayıf noktaları analiz edilmiştir. ; In recent years, the concept of public diplomacy, which has been used as an important tool gained influence in goernments' foreign policies. In Turkey and Russia the concepts of "public diplomacy" and "soft power" also became a part of political and academic discourses. This thesis seeks to examine Turkey's and Russia's public diplomacy practices in Central Asia in post-Soviet era. The study focuses on public institutions, regional international organizations, media and non-governmental organizations performing public diplomacy activities, the public diplomacy mechanisms used and the ideological componenet of public diplomacy approach of both countries. Thus, the advantages and weaknesses of the two countries' public diplomacy activities in the region of Central Asia were analysed.
20.yy sonu itibariyle dünya siyasetinde Sovyetler Birliğinin dağılması ile alt üst olan dengeler küresel ve bölgesel anlamda geniş etkilere sebep olmuştur. Bu bağlamda dünya siyasetine hazırlıksız şekilde çıkan Orta Asya devletleri küresel ve bölgesel anlamda yoğun dikkatleri üzerine toplayanların başını çekmişlerdir. Bölgede var olan güvenlik endişeleri komşu olan devletleri bir araya gelerek sorunları çözme fikrinin doğmasına vesile olmuştur. Böylece daha önce amacı doğrultusunda benzeri görülmemiş bir güvenlik topluluğu olan Şanghay İşbirliği Örgütü kurulmuştur. Orta Asya istikrarı için önem teşkil eden bu örgüt kapsamı genişleyerek tüm Asya adına güvenlik sağlayıcı bir role bürünmüştür. Bölgesel bir örgüt olarak değerlendirilmesi yanı sıra küresel boyutlarda ses getiren Şanghay İşbirliği Örgütü savunduğu ilkeleri ve içerisinde barındırdığı Çin, Rusya, Hindistan gibi önemli güçler sayesinde "Yeni Asya Bloğu" olarak değerlendirilmiştir. Bu anlamda astronomik ölçülerde sahip oluğu sınır genişliği, nüfusu ve ekonomik büyüklüğü olan Şanghay İşbirliği Örgütü küre üzerindeki yenidünya düzeninin kurmaylarından biri olmaya aday bir topluluk olarak değerlendirilmektedir. Bunun yanında yeni küresel güçler arasında bulunan Çin ve Rusya tarafından bölgeselleşme hareketlerine ağırlık verilerek Avrasya Ekonomi Birliği, Bağımsız Devletler Topluluğu gibi çeşitli örgütlenmeler sağlanmıştır. Söz konusu çalışmanın kapsamı bağımsızlık sonrası bölgeselleşme çalışmalarının odağı olan Orta Asya'dan yola çıkılarak bir Şanghay İşbirliği Örgütü üyelerinden oluşmaktadır. Temel amaç bölgeselleşme çalışmalarının küresel dünya üzerinde yarattığı yankıların anlaşılması ve bu düzene getirdiği faydalar ve zararların anlaşılmasıdır. Söz konusu bölge üzerinde yazılmış binlerce bilimsel yazının incelenmesi sonucunda Orta Asya'nın dünyanın mihveri olma iddiasını sürdürdüğü anlaşılmış ancak bölgenin şu anki en büyük gücü Çin'in yakın gelecekte hakimiyet kazanacağı tespit edilmiştir. ; As of the end of the 20th century, the balances in world politics, which were turned upside down with the disintegration of the Soviet Union, have caused wide effects in the global and regional sense. In this context, the Central Asian states, which emerged unprepared for world politics, took the lead among those who attracted intense global and regional attention. The security concerns in the region led to the idea of coming together with neighboring states to solve the problems. Thus, the Shanghai Cooperation Organization, an unprecedented security community, was established in line with its purpose. This organization, which is important for the stability of Central Asia, expanded its scope and assumed a security role for the whole of Asia. Besides being evaluated as a regional organization, the Shanghai Cooperation Organization, which has made a global impact, has been evaluated as the "New Asian Bloc" thanks to the principles it advocates and the important powers such as China, Russia and India. In this sense, the Shanghai Cooperation Organization, with its astronomical border width, population and economic size, is considered as a candidate to be one of the staff of the new world order on the globe. In addition to this, various organizations such as the Eurasian Economic Union and the Commonwealth of Independent States have been established by focusing on regionalization movements by China and Russia, which are among the new global powers. The scope of the said study consists of Shanghai Cooperation Organization members, which is based on Central Asia, which is the focus of post-independence regionalization studies. The main purpose is to understand the repercussions of regionalization studies on the global world and to understand the benefits and harms it brings to this order. As a result of the examination of thousands of scientific articles written on the region in question, it has been understood that Central Asia continues to claim to be the axis of the world, but it has been determined that China, the current biggest power of the region, will gain dominance in the near future.
Orta Asya cumhuriyetleri, bağımsız birer devlet olmalarından sonra, bir yandan jeopolitik yönelimlerini belirlemeye çalışmışlar, diğer yandan da çoğu Sovyet döneminin mirası olan birçok sorunla uğraşmak zorunda kalmışlardır. Bu bağlamda, bağımsızlık sonrası dönemde, iç siyasal yapıda karşılaşılan sorunlar, sınır sorunları ve etnik sorunlar, su rezervlerinin paylaşımında yaşanan sorunlar, enerji kaynaklan üzerinde yaşanan mücadelenin bir yansıması olarak Hazar'ın hukuki statüsü üzerinde yaşanan tartışmalar, geçiş sürecinin neden olduğu ekonomik sorunlar ve liderlerin otoriter yönetimleri nedeniyle yaşanan anti-demokratik uygulamalara bir tepki olarak radikal dini akımların canlanması ve terör hareketleri, Afganistan'da yaşanan karışıklıkların Orta Asya'ya yansıması ve bölge istikrarı üzerinde olumsuz etkilerde bulunması gibi güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya bulunmuşlardır. Bu sorunlara ilaveten, Orta Asya cumhuriyetleri, stratejik konumu ve zengin enerji kaynaklanmn bir sonucu olarak, Rusya, ABD, Çin ve İran gibi bölge dışı aktörler arasında cereyan nüfuz mücadelesinin edilgen bir unsuru haline gelmiş ve bu mücadelenin güvenlikleri üzerinde yarattığı olumsuz etkileri göğüslemek zorunda kalmışlardır. 11 Eylül saldırılarından soma ABD'nin terörizme karşı savaş çerçevesinde Orta Asya'ya asker yerleştirmesi bölgedeki güç dengesini değiştirmiş, bu durum bir yandan Washington' a diğer aktörlerle rekabette büyük bir avantaj sağlarken, diğer yandan da Orta Asya cumhuriyetlerinin güvenlik algılamasını kökünden değiştirmiştir. Bölge ülkeleri ise ABD'nin Orta Asya'ya angajmanım memnuniyetle karşılamışlardır, çünkü bu şekilde Rusya'yı dengelemeyi ve yüz yüze bulundukları güvenlik sorunları karşısında Washington'un yardımım sağlamayı amaçlamışlardır. Fakat gerek Washington' un bölgedeki otoriter rejimlerden demokratikleşme ve insan haklan gibi konulardaki talepleri, gerekse de Orta Asya cumhuriyetlerinin de Gürcistan ve Ukrayna gibi bir örtülü devrime maruz kalma olasılığı, liderleri ABD 'ye verdikleri desteği yeniden değerlendirmeye itmiştir. ; After became independent states, the Central Asian republics have strive for determine their geopolitical orientation in one side, have forced to struggle with some problems many of whom are legacies of Soviet priod in another side. In this context, in the post-independence period, they have faced with security problems like problems faced in domestic political realm, border and ethnic problems, problems experienced in sharing of water reservoirs, discussions about the legal status of Caspian which is a reflection of struggle for energy resources, revival of radical religious trends and terrorist movements as a reaction to anti-democratic practises which is a result of authoritharian administration of leaders, reflection to Central Asia disorders in Afganistan and its negative effecs on regional stability. In addition to these problems, Central Asian republics, as a result of their strategic location and valuable energy resources, have been a passive element of struggle for influence which has been between non-regional actors like Russia, USA, China and Iran and have been forced to breast the negative effects of this struggle on their security. After the September 11 attacks, that USA set soldiers in Central Asia in the context of war against terorism changed the balance of power in the region, this condition in one side provided a great advantage to Washington in competition with other players, in another side changed perceptions of security of Central Asian republics completely. As for regional countries, they welcomed engagement of USA in Central Asia, because in this way they aimed to balance Russia and to get help of Washington against security problems faced with. But both demands of Washington for matters like democratization and human rights from authoritarian regimes in the region and possibility of facing a covered revolution of Central Asian republics like Geogia and Ukraina pushed leaders to reconsider their helps to USA which was given.
Doğu ve Batı'yı birleştiren Türkistan coğrafyası, kendi kökenlerini arayan Macarlar açısından çok önemli bir araştırma alanı olmuştur. Türkistan'da XIX. Yüzyılın sonlarına doğru Macaristan'da Türkoloji'nin gelişme kaydettiği dönemde, nüfuz alanları yaratmak isteyen İngiltere ve Rusya arasında bilimsel literatürde '' Büyük Oyun'' olarak adlandırılan siyasi ve ekonomik rekabet sürüyordu. Macaristan'da Türkolojinin kurucusu olan Macar Türkolog Ármin Vámbéry de ''Büyük Oyun'a ''dâhil oldu. Türkistan'a seyahat ederek hazırladığı raporları, İngiltere'ye verdi. Vámbéry'nin Türkistan seyahatnamesinde oryantalizmin izleri, Rusya'ya karşı İngiliz emperyalizmini Türkistan konusunda desteklemesinin bir sonucu idi. Onun Türkoloji Bölüm Başkanlığını elde etmesinin ya da Rusya'nın Panslavizm politikasına karşı Pantürkizmi ilan etmesinin geri planında İngiltere desteği vardı. Vámbéry'ye karşı, Rusların onun Türkistan seyahatini yalanlamaları, İngilizlerin ise onu desteklemeleri İngiliz –Rus çekişmesinin bir Macar Türkoloğun şahsında tebarüz etmesi demektir. Bu çalışmanın amacı, henüz Macar arşiv belgelerine ve diğer Macar kaynaklarına dayanılarak pek araştırma yapılmamış olan adı geçen konuda, büyük ölçüde bunlardan yararlanılarak, Vámbéry'nin Türkistan seyahatinden hareketle, İngiliz Rus çekişmesinin zaman zaman da ittifakının izleri sürülerek, Macar Türkologların Orta Asya çalışmalarıyla "Büyük Oyun "a dâhil oldukları ve bunun sonuçlarından İngiltere ile Rusya'nın zaman zaman ittifak yaparak yararlandıkları şeklinde açıklanabilecek muhtemel bulguları, tarih disiplininin yöntemi kullanılarak, İngiltere ile Rusya'nın Orta Asya politikası bağlamında değerlendirmektir. Ayrıca Türkistan'a giden seyyahlardan kalan orijinal fotoğraflardan örnekler sunulacaktır. ; Central Asia where connects the East and the West is a special area of research for Hungarians looking for their origins. In Central Asia, towards the end of the 19th century, in the period when Turkology developed in Hungary, the political and economic rivalry between the Great Britain and Russia, which wanted to create areas of influence in Central Asia, was called the "Great Game" in the scientific literature. Ármin Vámbéry, who was the founder of Turcology in Hungary, also got involved in the Great Game. During his visits to Central Asia, he prepared reports and gave these to England. Traces of orientalism in Vámbéry's Central Asia Travel Book were the result of his supporting British imperialism against Russia in Central Asia. The reason behind his acquiring the Chairmanship of Turcology Department or declaring Pan-turkism policy against Russia's Pan-slavism was there the support of England. Vámbéry established the foundation of Turcology education in Hungary by systematizing Turkic dialects in the Central Asia and while his travels to Central Asia were denied by Russians and supported by the English, which shows that English-Russian rivalry found a body in a Hungarian Turcologist. The purpose of the current study is to explore the traces of the conflicts and sometimes agreements of Britain and Russia on the basis of Vámbéry's travels to Central Asia by using the data found in the documents from Hungarian archives and sources and to evaluate the involvement of Hungarian Turcologists in the "Great Game" and how Britain and Russia benefited from their findings by using the method of the discipline of History within the context of the Central Asian policies of Britain and Russia. Moreover, samples of the original photos remaining from travelers visiting Turkestan will be presented