Suchergebnisse
Filter
Format
Medientyp
Sprache
Weitere Sprachen
Jahre
7048 Ergebnisse
Sortierung:
Edirne siyasi tarihinde Demokrat Parti dönemi (1950-1960) ; Democrat Party period in Edirne political history (1950-1960)
Türkiye siyasi tarihinde, 1950-1960 yılları arası Demokrat Parti Dönemi olarak adlandırılmaktadır. Demokrat Parti'nin uyguladığı iç politikalar ve dış politikalar, elbette ki Türkiye genelinde olduğu gibi yerel yönetimlerde de etkilerini belirgin bir şekilde göstermiştir. Bu etkilerin neler olduğu ve ne şekilde yansıdığını değerlendirebilmek amacıyla Edirne Siyasi Tarihinde Demokrat Parti Dönemi incelenmiştir. Tezin birinci bölümü olan giriş kısmında çalışmanın yöntemi, amacı ve önemi belirtilmiştir. Çalışmanın ana hattını oluşturan sorulara yer verilmiştir. İkinci bölümde, Demokrat Parti'nin iktidara gelişi, 1950 ve 1960 yılları arasında uyguladığı genel iç ve dış politikalara değinilmiştir. O dönemki Türkiye'nin iç politika uygulamaları ekonomi, siyasi, eğitim, sağlık alanlarındaki gelişmeler başlıkları altında incelenmiştir. Demokrat Parti'nin genel dış politikasını değerlendirebilmek amacıyla, dönemin Türkiye'sinin diğer uluslarla ilişkileri, yapılan ittifaklar, imzalanan paktlar, konferanslar ve meseleler başlıkları altında incelenmiş olup, 1950-1960 Demokrat Parti Dönemi'nin Türkiye siyasi tarihindeki genel etkileri ortaya konulmuştur. Bunlara bağlı kalarak çalışmanın üçüncü bölümünde ise, 1950-1960 yılları arası, Edirne öznelinden Demokrat Parti Dönemi şeklinde değerlendirilmiştir. Demokrat Parti döneminde uygulanan genel politikaların, yerel yönetime etkileri Edirne ili ele alınarak incelenmiştir. Bu dönemdeki Edirne siyasi tarihi, dönemin Demokrat Parti Edirne milletvekilleri, Edirne'de genel seçimlerin o dönemdeki oy oranları, yerel seçimler, ekonomi, tarım ve hayvancılık, sanayi, petrol arayışları, alt yapı çalışmaları, eğitim ve sağlık alanında yapılan yerel uygulamaların neler olduğu ve 1960 darbesinin Edirne'ye yansımaları başlıkları altında incelenerek ortaya konulmuştur. Çalışmanın dördüncü bölümü tezin sonuç kısmı olup, Edirne siyasi tarihinde Demokrat Parti Dönemi ile ilgili bulgular ve değerlendirmeler ortaya konulmuştur. Konuyla ilişkin gerekli incelemelerde kitap, makale, gazete, örnek tez çalışmaları, tablolar, resimler ve elektronik kaynaklardan yararlanılmıştır. ; In Turkish political history, it is called the Democratic Party Period between 1950 and 1960. The domestic and foreign policies implemented by the Democratic Party have, of course, shown their impact prominently in local governments as well as throughout Turkey. In order to evaluate what these effects are and how they are reflected, the Period of the Democratic Party in the Political History of Edirne has been examined. The first part of the study is the introduction part of the thesis, the purpose, importance, method of the subject, what are the deficiencies in this subject in the literature and the questions that form the outline of the study are included. The second part discusses the general domestic and foreign policies implemented by the Democratic Party between 1950 and 1960. Turkey's domestic policy practices at the time were examined under the headings of developments in the fields of economy, politics, education and health. In order to evaluate the general foreign policy of the Democratic Party, turkey's relations with other nations, alliances, pact signed, conferences and issues were examined and the general effects of the 1950-1960 Democratic Party Period on The Political History of Turkey were revealed. In the third part of the study, the Democratic Party was evaluated from Edirne subject between 1950 and 1960. The effects of the general policies implemented during the Democratic Party period on local government were examined by considering the city of Edirne. The political history of Edirne during this period; local elections, then-Democratic Party Edirne deputies, general elections in Edirne at that time, local economy, agriculture and livestock, industry, oil searches, infrastructure studies, education and health local practices and reflections of the 1960 coup on Edirne were examined. The fourth part of the study is the conclusion of the thesis, and findings and evaluations related to the Democratic Party Period have been presented in the political history of Edirne. In the necessary reviews on the subject; books, articles, newspapers, sample thesis studies, paintings, paintings and electronic sources were used.
BASE
THE BATTLE FOR BAKU (May-September 1918): A PECULIAR EPISODE IN THE HISTORY OF THE CAUCASUS
In: Milletlerarası münasebetler türk yıllığı: The Turkish yearbook of international relations, S. 001-025
How to Rewrite History on the Screen: Bridgerton (2020); Tarih Ekranda Nasıl Yeniden Yazılır: Bridgerton (2020)
In: ViraVerita: disiplinlerarası karşılaşmalar, Heft 15, S. 171-184
ISSN: 2149-3081
This article aims to explain, with an example, how historical dramas, under the scope of culture industry, rewrite history on the screen through distorting it. For this purpose, in the first chapter, it is defined who the subject that interprets and recreates the past is. Then, in the second chapter, a Netflix series, Bridgerton (2020) is taken as a recent example in connection with the previous chapter to reveal the instrumental historiography at the back of the production. Thus, it becomes possible to enlighten the intention and the motivation of such a historiography along with the mechanism that tries to make individuals believe fiction rather than facts. In conclusion, an evaluation is given on the example while especially focusing on the consequences of the instrumental historiography that the series has.
Mahalli idarelerin Türk idare tarihi açısından gelişim süreci ve hizmet sunum yöntemleri ; Service methods and evelopment process of local administrations in terms of Turkish administrative history
Mahalli idareler, mahalli hizmetlerin sunumunda önemli rolü olan kamu tüzel kişileridir. Mahalli hizmetlerin sunumunda halka en yakın idari birimler olmaları sebebiyle büyük önem arz etmektedirler. Merkezi yönetim tarafından yerine getirilen kamu hizmetlerinin değişmesi ve gelişmesi mahalli hizmetlere de etki etmektedir. Dolayısıyla mahalli idarelerin yerine getirmeleri gereken hizmetler de artış göstermektir. İşte bu sebeple mahalli idarelerin gelişim süreci ve gördükleri hizmetler incelemeye değer görülmüştür. Çalışmada, mahalli idarelerin mahalli hizmetlerin sunumundaki rolünü anlayabilmek için öncelikle mahalli idare kavramının içeriği açıklanacak, ardından Türk İdare Tarihi açısından gelişimine değinilecektir. Ardından mahalli hizmetlerin görünüşünde idarenin rolüne değinilecek, hizmet sunum yöntemleri açıklanmaya çalışılacaktır. ; Local administrations are public legal entities that have an important role in the provision of local services. They are of great importance in the provision of local services as they are the closest administrative units to the public. The change and development of public services introduced by the central government also affect local services. Therefore, the services that local administrations should perform have also increased. For this reason, the development process of the local administrations and the services they saw were considered worthy of examination. In the study, in order to understand the role of local administrations in the provision of local services, the content of the concept of local administration will first be explained and then its development in terms of Turkish Administrative History will be mentioned. hen, the role of the administration in the appearance of local services will be mentioned and service delivery methods will be explained.
BASE
ŞEHİRLERDE ELEKTRİKLİ SKUTERLERİN KULLANIMI MİKRO HAREKETLİLİK İÇİN BİR ÇÖZÜM MÜ, YOKSA YENİ BİR SORUN ALANI MI?; Is The Use of Electrıc Scoters in Cities A Solutıon For Micromobility or A New Problem?
In: Ankara Üniversitesi SBF dergisi
ISSN: 1309-1034
Bu çalışmanın amacı, Türkiye'de yeni gelişen yasal düzenlemeler ışığında yerel yönetimlerin bakış açılarına göre elektrikli skuterlerin kullanımının mikro hareketlilikte bir çözüm yolu olup olmadığını ve bunların oluşturduğu sorunları araştırmaktır. Nicel araştırma yönteminin ilkelerine uygun olarak tasarlanan araştırmada, kapalı uçlu ve açık uçlu sorulardan oluşan anket 81 ilin ilgili yerel yönetim yöneticilerine gönderilmiş ve cevaplandırmaları istenmiştir. Veri toplama süresi yaklaşık bir ay sürmüştür (Aralık 2021-Ocak 2022). Toplamda e-skuter kullanımının olduğu 21 ilin yerel yöneticilerinden gelen cevaplar doğrultusunda araştırma bulguları oluşturulmuştur. Bulguların değerlendirilmesinde frekans analizlerinden yararlanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre elektrikli skuter kullanımı, Türkiye için henüz deneyimlenen bir alan olarak görülmekte ve geliştirilmeye açık alanlara işaret edilmektedir. Aynı zamanda elektrikli skuter kullanımının mikro hareketlilik için bir çözüm olabileceğine dair bulgulara rastlanırken sorun alanı olabileceğine işaret eden durumlar da dikkati çekmektedir.
Yönetenlerin yönetimi: Türk yönetim tarihinde vezirlik müessesesi ; Management of governing: The institution of vizierate in the history of Turkish governance
Yüksek Lisans Tezi ; Tarih boyunca her dönemde ve çeşitli coğrafyalarda devletler kuran Türk milleti, daima teşkilatçı özelliğini korumuş ve bu özelliğiyle ön plana çıkmıştır. İslâmiyet öncesi dönemde kurulan Türk devletlerinde, vezirlik müessesesi bulunmamakta, bu müesseseye muadil yabguluk ve ayguçılık gibi makamlar bulunmaktaydı. Bu dönemde, özellikle II. Göktürk Devleti'nde Bilge Tonyukuk vesilesiyle ön plana çıkan ayguçılık, vezirliğe muadil bir makam olmuştur. İslâmiyet'in kabulünden sonra kurulan Türk devletlerinin teşkilat yapısında ise, vezirlik müessesesi önemli bir yer edinmiştir. Vezirlik müessesesi, yasama, yürütme ve yargı yetkilerine hükümdarın mutlak vekili sıfatıyla sahip olan vezirin başında bulunduğu bir makamdır. Hükümdardan hemen sonra gelen vezirler, hükümdar adına devleti fiilen idare etmişlerdir. Çeşitli dönem ve devletlerde vezirlik müessesesinin durumunda değişiklikler söz konusu olmuştur. Ancak genel olarak, dîvan başkanlığı, malî konular, memurların tayin ve azli, diplomatik ilişkiler, şikâyet dinleme ve çözüme kavuşturma, kural koyma, ordunun başında sefere çıkma gibi devlet idaresine ilişkin hemen her konu vezirlerin yetki ve sorumluluğunda olmuştur. Devletlerin yükseliş ve gerilemelerinde dâhi, vezirlerin liyakat durumlarının etkili olduğu öne sürülmüştür. Bu önemli müessesenin Türk devlet anlayışı çerçevesinde, yönetim bakış açısıyla bütüncül bir şekilde ele alınmasının gerekliliği düşüncesiyle, Göktürk Devleti, Karahanlı Devleti, Selçuklu Devleti ve Osmanlı Devleti'nde vezirlik müessesesi bu çalışmada ele alınmıştır. Bu devletlerin vezirlik müessesesi ele alınırken, Türk yönetim tarihinde oldukça önem verilen "bilgelik" unsuru bağlamında siyasetnâme/nasihatnâme türünde eser sahibi olan vezirler tercih edilmiştir. Göktürk Devleti'nde Bilge Tonyukuk'un "Tonyukuk Abidesi", Karahanlı Devleti'nde Yusuf Has Hacib'in "Kutadgu Bilig", Selçuklu Devleti döneminde Nizamü'l Mülk'ün "Siyasetnâme" ve Osmanlı Devleti'nde Lütfi Paşa'nın "Asafnâme" isimli eserleri bulunmaktadır. ; Establishing ...
BASE
EVALUATIONS ON THE EDUCATIONAL HISTORY AND BUILDINGS OF EDIRNE PROVINCE IN 19TH-20TH CENTURY WITH ARCHIVE DOCUMENTS; ARŞİV BELGELERİYLE 19-20. YÜZYIL EDİRNE VİLAYETİNİN EĞİTİM TARİHİ VE YAPILARI ÜZERİNE DEĞERLENDİRMELER
In: Balkan Araştırma Enstitüsü dergisi: Journal of Balkan Research Institute, Band 11, Heft 1, S. 73-124
ISSN: 2147-1371
Osmanlı Devleti'nde 19. yüzyılda başlayan modernleşme çalışmaları ile birlikte eğitim önemli bir uygulama alanı olmuş, yasal ve yönetsel değişimlerin yanı sıra ülke genelinde modern eğitim kurumları açılmaya başlamıştır. Daha çok merkezî yerleşimlerde modern eğitim veren okulların açıldığı görülse de başkent İstanbul'un komşuluğundaki Edirne vilayetinin hem merkezi hem de kırsal yerleşimlerinde çok sayıda yeni eğitim kurumu açılmıştır. Bu makalede, 19. ve 20. yüzyılda Edirne vilayetindeki eğitim yaklaşımı ile bu dönemde açılan eğitim kurumlarının incelenmesi amaçlanmıştır. Arşiv belgeleri ışığında, 19. yüzyılın ilk yarısından 1910'lu yıllara kadar geçen süreçte mevcut olan ve açılan yeni okulların tespiti yapılmış, eğitimin niteliği ile birlikte okulların fiziksel durumuna dair yeni bilgiler ortaya çıkarılmıştır. Ayrıca, alan araştırmaları ile birlikte günümüz Türkiye sınırları içerisinde kalan ve 19. yüzyılda Edirne vilayetine dahil Edirne, Kırklareli, Tekirdağ ve Gelibolu Yarımadası'ndan günümüze ulaşan eğitim yapılarının tespiti yapılmıştır. Bu yapıların geçirdiği değişimlerin ortaya koyulması ve mimari biçimlenişlerine dair değerlendirmelerin yapılması, çalışmanın diğer bir amacını oluşturmaktadır.
II. Meşrutiyet Dönemi Siyasal Gelişmelerinin Türkiye Demokrasi Tarihine Etkileri ; Effects Of Political Developments In II. Constitutional Era On The Turkey's Democracy History
Osmanlı Devleti'nin son dönemi olan II. Meşrutiyet Dönemi'ni anlamakbugünün Türkiye'sinin siyasal hayatını anlamak için önemli bir adımdır. II.Meşrutiyet Dönemi yaklaşık on iki yıllık bir süreyi kapsamasına rağmenözellikle 1923 yılından itibaren Türkiye'nin yaşadığı siyasi ve demokrasitarihinin sıkıştırılmış bir şeklidir. Bu dönemdeki siyasal gelişmelerCumhuriyet tarihindeki gelişmelerin birer örneği ve benzeri konumundadır.Cinayetler ki hem gazeteciler hem de siyasilerin öldürülmesi, çok sayıdasiyasi partinin siyasal hayatta yer alması, seçimler, erken seçimler, darbeler,sürekli iktidar değişikliği ve tek parti iktidarları, muhalefetinetkisizleştirilmeye çalışılması veya yok edilmesi bu dönemin siyasalgelişimlerinin örneklerindendir. Ancak cumhuriyet dönemlerinden farklıolarak bu dönemde devlet Trablusgarp savaşı, I. ve II. Balkan Savaşları ve I.Dünya savaşları gibi olağanüstü dönemleri de içinde barındırmaktadır.Bu çalışmada II. Meşrutiyet Dönemi'nin siyasal gelişmelerine bakılarak bugelişmelerin Türkiye'nin demokrasi tarihine olumlu ve olumsuz etkilerivurgulanmaya çalışılacaktır. Bu dönemin siyasal gelişmelerinin olumluetkileri olarak; hem seçimlerin hem de parlamentonun kurumsallaşmayabaşlaması, meşruiyet algısının gelenekselden yasal- ussallığa dönüşmesi,demokrasilerin işlemesinde önemli bir araç olan siyasal partilerin ortayaçıkması ve çok partili seçimlerin yapılması, gazetelerin kısmen daha özgürbir ortamda çoğalmaları, millet egemenliği ilkesinin önemli hale gelmesi,meşruti rejimin yapılan anayasa değişiklikleri ile kuvetlenmesi ve çoğulcubir yapının varlığı söylenebilir. Bu dönemin siyasal gelişmelerininTürkiye'nin demokrasi tarihine olumsuz etkileri olarak; asker-siyasetilişkisinde askerin siyaset içinde fazlasıyla görünmesi, iktidar- muhalefetilişkisinin sert oluşumu, devletin sahibi olarak kendilerini gören İttihat veTerakki Örgütü'nün seçkinci bir kitle meydana getirmesi, gazetelerin süreklikapatılması, basına uygulanan sansür, siyasi cinayetler, tehdit politikaları ilemuhalefetin etkisizleştirilmeye çalışılması ve darbe geleneğinin yerleşmesiifade edilebilir. ; Second Constitutional Era, which is the last period of the Ottoman Empire is a crucial time frame to understand the political landscape of current Turkey. II. Constitutional Period is a compressed form of Turkey's politic and democracy history, especially since 1923, despite the fact that it covers only about 12 years process. The political developments of this term are examples and counterparts of the improvements in the history of the Republic. Political murders, the involvement of many political parties in political life, elections, early elections, coups, continuous power change and single-party governments, trying to neutralize or destroy the opposition are examples of the political developments of this period. However, unlike the republican periods, during this period, the state was involved in the Tripoli war, I. and II. It also includes extraordinary periods such as the Balkan Wars and the First World Wars. In this study, by examining the political events during the II. Constitutional Period the negative and positive effects of these occurrences to Turkey's democracy history will be emphasized. As positive effects of this term, the institutionalization of elections and parliament, the transformation of legitimacy perception from traditional to legal-rationalism, the emergence of political parties and multi-party elections which are essential tools in the functioning of democracies, the proliferation of newspapers in a freer environment and the existence of a pluralistic structure can be said. The negative impacts of this period on Turkey's democracy history can be expressed as the presence of the military in politics, the rigid structure of the power-opposition relationship, the formation of an elitist mass by the Committee of Union and Progress which sees itself as the owner of the state, and the continuous closure of newspapers, that is, the censorship and threat policies applied to the press, and the establishment of the coup tradition.
BASE
İktisadi düşünce tarihinde kurumsal iktisadın evrimi üzerine bir değerlendirme ; Evolution of institutional economics: An assessment based on history of economic thought
Kurumsal iktisadın, günümüzde yaşanan paradigma değişimi ile birlikte tekrardan gün yüzüne çıkmış olmasıyla birlikte, kurumların yanı sıra kurumsal bir bakış açısından iktisadın evrimine bakış bir gereklilik halini almaktadır. Bu böyledir çünkü kurumsallığı içermeyen bir iktisat teorisi formülasyonu, kabul edileceği üzere, mümkün değildir. İnsanlar ile kurumlar arasındaki ilişki, birinden diğerine doğru tek yönlü bir ilişki değil, karşılıklı bir ilişkidir. Eğer bir iktisatçının bu karşılıklı etkileşimin dışında olduğu varsayılmıyorsa bu iktisatçının geliştirdiği teori de bu etkileşimin bir ürünü olacaktır. Zira iktisatçı, çevresel koşulların doğal bir sonucudur. Değişen paradigma altında kurumsal iktisat okulunun evrimini izlemek ve diğer iktisat okullarındaki kurumsal öğeleri araştırmak, ilk olarak bir kavram olarak kurum kavrayışının ne yönde evrimleştiğini anlamaya ve sonrasında ise bu kavrayış çerçevesi içerisinde iktisat teorilerini, gerilerinde yatan iktisadi, politik ve toplumsal yapı - kısaca kurumsal doku - bağlamında kavramaya hizmet edecektir. Zira bir kurumu anlamak, bir insanın ve hatta toplumun nasıl hissettiğini, düşündüğünü ve davrandığını anlamaktır. İnsan ve toplum, kendisinin ürünü olan kurumların bir ürünü olmaktadır ve modern toplumda ulusal sınırların "dünyanın düzleşmesi" ile muğlak hale gelmesi ile birlikte küresel bir kurumlar bütününe maruz kalınması, durumun daha da karmaşık bir yapıya bürünmesine yol açmaktadır. Soru, bu karmaşık kurumlar bütünün analiz etmek için kullanılacak yönteme ilişkindir: bağlantısallık? Belki sonra. Burada yöntem evrimsel nedenselliktir. ; With the re-emergence of institutional economics with the paradigm change experienced today, it becomes a necessity to look at the evolution of economics from an institutional point of view as well as institutions. Because an economic theory formulation without institutionalism is not possible, as will be accepted. The relationship between people and institutions is not a one-way relationship, but a reciprocal one. If an ...
BASE
Türkmenistan'ın yönetim yapısı içerisinde yerel yönetimler ve Türkiye ile karşılaştırılması ; Local governments within administrative structure of Turkmenistan and its comparison with Turkey
yönetim yapısı ve bu yönetim yapısı çerçevesinde yerel yönetimlerinin değerlendirilmesi amaçlanmaktadır. Böyle bir incelemeye geçilmeden önce hem demokrasi hem de yerel yönetimler açısından zengin tarihi tecrübesi bulunan Türkiye'nin yerel yönetim sistemi incelenmekte, sonrasında ise Türkmenistan'ın genel yönetim yapısı ve yerel yönetimleri anlatılmakta ve bu bilgiler ı?ığında Türkmenistan ile Türkiye'nin yerel yönetim sisteminin kar?ıla?tırılması yapılmaktadır. Böyle bir kar?ıla?tırma, hem genel yönetim hem de yerel yönetimler olarak her iki ülkenin farklılıklarını ve benzerliklerini ortaya koymakta, her iki ülkenin yerel yönetimler konusundaki tecrübesi aydınlatılmakta ve demokrasinin önemli kurumlarından olan yerel yönetimlerin daha da geli?tirilmesi açısından her iki ülkenin birbirlerinin tecrübelerinden faydalanabilmesinin yolu aranmaktadır. Günümüzde birçok ülkenin yönetimi, merkezden yönetim ve yerinden yönetim ilkelerine göre düzenlenmektedir. Kamu hizmetlerinin tek bir merkezden v yönetilmesine merkezden yönetim denirken yerinden yönetim ise kamu hizmetlerinin merkez hiyerar?isi dı?ındaki kamu tüzel ki?iliklerince görülmesidir. Devletler merkezden yönetimle kamu hizmetlerini görmede yeterli olamamalarından dolayı tarihsel geli?im içerisinde yerel bazdaki hizmetleri görmek ve yerel halkın mü?terek ihtiyaçlarını gidermeye yönelik, merkezi idare te?kilatından ayrı olarak ama yine de merkezi idare tarafından denetlenen kamu tüzel kurulu?ları kurma yoluna gitmi?lerdir. Dolayısıyla zaman içerisinde devletler hem merkezden yönetim te?kilatına hem de yerinden yönetim te?kilatına sahip olmu?lardır. Yani yönetim sistemleri karma yönetim sistemine dönü?mü? ve böyle bir karma yönetim sistemi de günümüzde birçok ülke tarafından benimsenmi?tir. Türkiye'nin yerel yönetim kurumlarını il özel idareleri, belediyeler ve köy yönetimleri olu?turmaktadır. Büyük yerle?im yerleri içinde özel yönetimler getirilebilmekte ve büyük?ehir belediyeleri böyle bir düzenlemenin sonucudurlar. Türkiye'de bu mahalli idare kurumlarının her biri için ayrı kanun kabul edilmi?tir ve bu kanunlarda kurulu?ları, görevleri, organları, te?kilatları ve diğer açılardan düzenlenmi?lerdir. Türkmenistan'ın Anayasasında öngörülen ba?lıca yerel yönetim kurulu?u belediyelerdir. Türkmenistan'ın Anayasasının 16. maddesine göre Türkmenistan'ın mülki yönetim bölümleri illerden, il statüsünde olan ?ehirlerden, ilçelerden, ilçe statüsünde olan ?ehirlerden, ilçedeki ?ehirlerden, kasabalar ve genge?liklerden olu?maktadır. ?ller, il statüsü olan ?ehir, ilçeler, ilçe statüsü olan ?ehirler düzeyinde mahalli hizmetler yetki geni?liği ilkesine göre kurulan valilikler tarafından yerine getirilir. Belediyeler; ilçedeki ?ehirler, kasabalar ve genge?liklerde kurulur. Genge?likler bir veya birkaç köyün birle?mesinden olu?ur. Türkiye'deki il özel idarelerine benzer ve yerinden yönetim ilkesine göre kurulan herhangi bir kurulu? Türkmenistan'da bulunmamaktadır. Türkmenistan'da köy yönetimleri için de ayrı bir kanun düzenlenmemi?tir. Dolayısıyla Türkmenistan'ın yerel yönetim sistemi belediyelerden olu?ur. Büyük yerle?im yerleri için özel yönetim ?ekli olan büyük ?ehir belediyeciliği de Türkmenistan'da bulunmaz. Büyük?ehir belediyeciliğine benzer olan ?ehir valilikleri bulunur. Nüfusu otuz binin üzerinde olan ?ehirlere ilçe statüsü verilir ve bu ?ehirlerin valilikleri bulunur. Türkmenistan'da belediyeler genge?liklerde, nüfusları iki binin üzerinde olankasabalarda ve nüfusları sekiz binin üzerinde olan ilçedeki ?ehirlerde kurulurlar ve sınırları da bu mülki bölümlerin sınırlarından olu?ur. Türkmenistan'da belediye ba?kanları hem merkezi hükümetin temsilcisi hem de yerel yönetim kurulu?u olan belediyenin ba?ıdır. Merkezi hükümetin temsilcisi olmasından dolayı valiye kar?ı sorumludur. Belediye ba?kanı, belediye meclisi üyeleri arasından belediye meclisi tarafından seçilir. Türkiye'deki gibi doğrudan halk tarafından seçilmemektedir. ; In this study it is aimed to analyze general administrative structure and the local governments within the general administrative structure of Turkmenistan, one of the CIS countries, which have gained independence after collapsing of USSR and which are in transition period from the remnants of socialism and totalitarianism to democracy. Before such an analysis, the local governments in Turkey which has rich historical experience of democracy and local governments are studied, and then Turkmenistan?s general administrative structure and local governments are discussed and in the light of these discussions local governments of Turkey and Turkmenistan are compared. Such a comparison gives differences and similarities of countries from the standpoint of general administration and local governments and the local government experience of both countries are enlightened and the way of benefiting from both countries? local government experience from the standpoint of improving local governments as one of the important institutions of democracy is sought. In our days many countries are governed with principles of centralization and decentralization. In centralization public services are governed from one center and in decentralization the public services are rendered by public corporations out of the viii center hierarchy. States have established public corporations separate from central government organization hierarchy, but nevertheless controlled by the central government in order to render local services and to meet local needs of local people within the historical development due to the insufficiency of the centralization for rendering public services. Therefore the states had both central and local government organizations within time. Namely, government systems have been transformed into mixed system of government and such a mixed system of government is adopted by many countries. Turkey?s local government institutions are special provincial administrations, municipalities and village administrations. Special administrations can be established for large settlement places and metropolitan municipalities are the result of such arrangements. In Turkey a separate law was passed for each of these local government forms, and their foundation, duties, organs, organizations and other issues related with them are subject to these laws. The main local government form foreseen in the Constitution of Turkmenistan is municipalities. In accordance with 16th Article of the Constitution of Turkmenistan the civilian administration divisions are consisted of provinces, cities with status of provinces, counties, cities with status of counties, cities in counties, towns and gengeshliks. Local services in the level of provinces, cities with status of counties, counties are rendered by governorships established based on the rule of delegation of authorities. Municipalities are established in the cities in counties, towns and gengeshliks. Gengeshliks are formed by the union of one or more villages. There aren?t any institutions like special provincial administrations in Turkey and which are established based on decentralization. Moreover, there is no special act passed for village administrations in Turkmenistan. Therefore, the local government system of Turkmenistan is mainly consisted of municipalities. Special government forms like metropolitan municipalities also do not exist in Turkmenistan. Instead, there exist city governorships similar to metropolitan municipalities. Cities with population more than thirty thousand people gain the county status and such cities are governed by city governorships. Municipalities in Turkmenistan are established in gengeshliks, towns with population more than two thousand people and in cities within counties and their boundaries are the boundaries of related civil administration divisions. In Turkmenistan mayors are representatives of the central government and the also the head of the municipality, the local government. Mayors are responsible to governor by their duty as representatives of central government. Mayor is elected by municipal council among the members of the municipal council. They are not elected by the people directly like in Turkey.
BASE
Üniversiteler ve kent ekonomisi: Selçuk Üniversitesi örneği
In: Çizgi Kitabevi yayınları 307
In: Bilim, toplum, siyaset
Universities and colleges; economic aspects; Konya (Turkey); Selçuk Üniversitesi
DEMOKRAT PARTİ DÖNEMİ KONYA MİLLETVEKİLLERİ VE TBMM'DE KONYA İLE İLGİLİ FAALİYETLERİ ; KONYA DEPUTIES DURING THE PERIOD OF DEMOCRATIC PARTY AND THEIR ACTIVITIES RELATED TO KONYA IN GNAT
Demokrat Parti, 14 Mayıs 1950 genel seçimi ile Cumhuriyet Halk Partisi iktidarına son vermiş ve 27 Mayıs 1960 darbesine kadar iktidarda kalmıştır. Cumhuriyet tarihi dikkate alındığında 10 yıl gibi uzun bir süreyi içine alan bu dönemde yapılan tüm seçimleri DP kazanmıştır. DP'nin güçlü olduğu kentlerin başında gelen Konya, DP iktidarında İstanbul, Ankara ve İzmir'den sonra en fazla milletvekili çıkaran ildir. Bu nedenle Konya başta DP ve CHP olmak üzere siyasi partilerin önem verdiği illerden biridir. Bu çalışmada 9, 10 ve 11. dönemlerde seçilen Konya milletvekilleri ile bu milletvekillerinin Meclis'te temsil ettikleri şehirle ilgili faaliyetleri ele alınmıştır. ; Democratic Party put an end to the power of the Republican People's Party with the general election of 14 May 1950 and remained in power until the coup of 27 May 1960. DP won all the elections held during this period, which lasted 10 years, a long time considering the history of the Republic. Konya, which was one of the most important cities where DP was strong, was the city having the highest number of deputies in DP power period, except for Istanbul, Ankara and Izmir. Therefore, Konya was one of the cities where political parties, especially DP and RPP attached importance. In this study, Konya deputies elected in the 9th, 10th and 11th periods and their activities related to the city they represent in the Parliament are discussed.
BASE
Hârezmşahlar Devleti Tarihine Ait Yeni Bir Kaynak: Vesâilü'r-Resâ'il ve Delâ'ilü'l-Fezâ'il ve Nûreddin Münşî; A New Source on the History of the Khwārezmshah State: Wās'ail al-Rasāil wa Delā'il al-Fazā'il and Nūreddin Munshī
In: Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi
ISSN: 1309-9302
Hârezmşahlar Devleti, Selçuklu siyasi iradesi henüz sona ermeden Hârezm bölgesinde siyasi ve idari yapılanmasını neredeyse tamamlamış ve devletleşme sürecini ise Atsız döneminden itibaren bölgede kabullendirmeye başlamıştır. Bu doğrultuda bürokratik ve diplomatik mekanizma hem bölgesel altyapısının vermiş olduğu avantajlar hem de Selçuklu idari yapılanmasının etkisiyle oldukça erken dönemden itibaren tam anlamıyla işlevsel halde olmuştur. İdari işleyişin Selçuklu yapılanması doğrultusunda gözlendiği Hârezmşahlara ait takip edilebilen en eski münşeat mecmuaları devletin yapısal organizasyonunu ortaya koymaktadır. Nitekim Hârezmşah münşîlerinin yazdığı belge ve mektuplar bugüne kadar ulaşmış bulunmaktadır. Ancak bu münşeat mecmualarından biri olan Ves'ailü'r-Resâ'il ve Delâ'ilü'l-Fezâ'il, bilimsel çalışmalarda bugüne kadar kullanılmamıştır. Nûreddin Münşî'nin eseri olan bu münşeat mecmuası, bu çalışmanın esas konusunu teşkil etmektedir. Eserin Gıyaseddin Pirşâh ve Sultan Celaleddin dönemine ait bilgileri ihtiva etmesinin yanı sıra içerik açısından devletin yapısal sürecini anlamak için oldukça önemli bilgiler içerdiği tespit edilmiştir. Ayrıca eser inşâ sanatının güzel örneklerinden biridir. Eserin iki yazma nüshası bulunmakta olup Türkiye'de mevcut olduğu düşünülen nüsha kaybolmuştur. Ancak Manchester Üniversitesi'nde yer alan nüsha eksik olmasına rağmen bugün İran'da Rıza Samizâde tarafından yayımlanmıştır.