Osmanlı'dan günümüze modern Türk tüketim kültürü
In: Kadim yayınları 5
In: Sosyoloji kitaplığı 1
5959 Ergebnisse
Sortierung:
In: Kadim yayınları 5
In: Sosyoloji kitaplığı 1
In: Kadim yayınları 62
In: Sosyoloji 12
In: ViraVerita: disiplinlerarası karşılaşmalar
ISSN: 2149-3081
Bu çalışma, sanatı hakikatin ifşa tarzı olarak gören Heidegger'in, modern düşünme tarzına yönelik eleştirisini, hakikatin ve anlamın izini süren bir sanatçı olan Tarkovski'nin Stalker filminde görünür kılmak amacıyla kaleme alınmıştır. Tarkovski'nin modernleşme sürecine yaklaşımı ve sanatı yerleştirdiği konumun Alman düşünürün yaklaşımlarıyla örtüşüyor olması bize bu imkânı vermektedir. Heidegger'e göre modern insan iki unutuşla karşı karşıyadır. İlk unutuş, varlığın anlamının unutuluşudur. Varlığı var olanların toplamı olarak gören Batı metafizik tarihi, Dasein'ı her türlü varlık imkanını örten bir yabancılaşmaya götürmüştür. Dasein'ın kendisine ve varlığa yönelik bu unutuşu, zemininde Kartezyen metafiziğin yer aldığı modern dönemde ise çok daha girift bir hal almış, unutuş da unutulmuştur. Öznenin mutlak subjektum, diğerlerinin de el altında duran (Be-stand) olarak konumlandığı modern düşünüş tarzı hakikatle bağı koparmıştır. Heidegger'e göre bu unutuşlar arasından hakikati çekip çıkarabilecek olan ancak sanattır. Tüketim kültürüne dayalı Batı düşüncesini "protezler medeniyeti" olarak isimlendiren Rus yönetmen Tarkovski için de sanat hakikatle ilişki kurma noktasında benzer bir konumdadır. Bu çalışmada, Tarkovski'nin 1979 yapımı unutulmaz filmi Stalker, Heidegger'in modern düşünme kritiği perspektifinde ele alınarak betimsel analiz yöntemiyle incelenecektir. Filmin teknik unsurlarından ziyade, anlam arayışı ve modern düşünce eleştirisi ön plana çıkarılacaktır.
In: Ankara Üniversitesi SBF dergisi, Band 50, Heft 3, S. 1
ISSN: 1309-1034
World Affairs Online
In: Ankara Üniversitesi SBF dergisi, Band 16, Heft 4, S. 1
ISSN: 1309-1034
Terörizm, toplum üzerinde korku, sindirme ve baskı yaratarak siyasal düzende belli amaçlara ulaşmak için kullanılan siyasi bir şiddet dilidir. Toplumların siyasi tarihlerinde terörizmin izlerine rastlanılsa bile esasında kendisi modern dönemin bir ürünüdür. Terörizm kavramını, tekniklerini ve politikalarını icat eden Batı dünyası, terörizm tarafından tehdit edilmektedir. Buna karşılık modern demokratik devletler, terörizmle mücadele yöntemlerini sistemli, planlı, örgütlü ve uzun erimli bir yönetim tarzı olarak belirlemişlerdir. Modern demokratik devletlerin geliştirdikleri terörizmle mücadele yöntemlerinin, toplumsal yaşamda otoriter yansımalara; siyasal ve hukuksal düzende ise istisnai bir yönetim tarzına neden olduğu hususu araştırmamızın temel konusunu oluşturmaktadır. Bu çerçevede belirlenen bazı modern demokratik devletlerin terörle mücadele süreçleri analiz edilmektedir. Bu bağlamda elde edilen bulgular, farklı kuramsal yaklaşımlar göz önünde bulundurularak değerlendirilmektedir. ; Terrorism is the language of political violence which is used inorder to achieve certain objectives in political order by creating fear, intimidation and pressure on society. Even if we encounter traces of terrorism in the political history of societies, in substance, it is a product in modern era. The Western world invented the notion, techniques and policies of terrorism in threatened by terrorism. In response to this circumstance, the modern democratic states has designed the methods of combating against terrorism with a systematic, planned, organized and long range management style. The question of authoritarian reflections on social life and particular management style in political and legal order of the methods caused by combating terrorism developed by the modern democratic states is main subject of the research. In this context, the process of combating terrorism of some identified modern democratises states identified is analyzed. The findings, in this regard, are utilized by taking into account particular institutional approaches.
BASE
In: Publications of the Turkish Historical Society
In: Serial 26 13
ÖZETAlternatif uyuşmazlık çözümü, uyuşmazlıkları resmi yargılama ve yargıç kararı olmaksızın çözmek için kullanılan yöntemlere verilen isimdir. Bu yöntemler tarafların karşılıklı oarak üzerinde anlaştıkları çözümlere ulaşmalarına olanak tanır. Alternatif uyuşmazlık çözümü, arabuluculuk, müzakere, tahkim, ombudsman, özet jüri duruşması, mini-duruşma gibi çok çeşitli yöntemleri içerir. Bu yöntemler tarafların yüz yüze görüşmelerine ve uyuşmazlıkla ilgili meseleleri gayri resmi ve özel bir biçimde değerlendirmelerine imkan verir.Uyuşmazlık çözüm yolları genel olarak üç ana başlıkta ele alınabilir. Bunlar, yargılama, alternatif uyuşmazlık çözümü ve şiddet ya da kaçınma gibi geleneksel yöntemlerdir. Farklı uyuşmazlık tipleri farklı yöntemlerin uygulanmasını gerektirebilir. Hangisinin uygun olduğu kültürel yapı, toplumsal olgular ve kişisel özellikler tarafından belirlenir. Bu tez, uyuşmazlık işleyişinin antropolojik ve sosyolojik boyutlarına yoğunlaşmakta ve alternatif uyuşmazlık çözümünü bu açıdan değerlendirmektedir. Çalışma iki ana bölümden oluşmaktadır. İlki uyuşmazlık çözümünün antropolojik ve sosyolojik kökenleriyle ilgilidir. Kültür, çatışma, geleneksel ve modern toplumlarda uyuşmazlık çözümü ve alternatif uyuşmazlık çözümünün tarihsel öncülleriyle ilgilidir. İkinci bölüm modern toplumlardaki alternatif uyuşmazlık çözümünü konu edinmektedir. Alternatif hareketin teorik dayanakları, ideoloji, iktidar ve uyuşmazlık süreci bağlantısı, alternatif uyuşmazlık çözümü adı altında kullanılan genel yöntemler ve Türk hukuk kültürüne yansımalarını kapsamaktadır.SUMMARYAlternative dispute resolution is the name given to the processes, which are used to resolve disputes, without formal adjudication and decision by a judge. These processes allow parties to reach mutually acceptable solutions. Alternative dispute resolution includes a variety of different processes including mediation, negotiation, arbitration, ombudsman, summary jury trial, mini-trial, etc. These methods let parties to meet face to face and consider the issues in a dispute by an informal and private way.Dispute resolution methods can be classified into three main ways. These are, adjudication, alternative dispute resolution and traditional methods as violence or avoidance. Different kinds of disputes may require different kinds of processes. Cultural structure, social facts and personal properties ascertain the appropriate one. This thesis concentrates on the anthropological and sociological aspects of dispute processing and commentate alternative dispute resolution in this perspective. This work includes two main parts. First one is about the anthropological and sociological sources of dispute resolution. It involves culture, conflict, dispute resolution in traditional and modern societies, historical antecedents of alternative dispute resolution. Second part is about alternative dispute resolution in modern societies. It includes theoretical basis of alternative movement, the relation between ideology, power and dispute process, general methods that are used under the name of alternative dispute resolution and its reflection to Turkish law culture.
BASE
In: Araştırma yayınları 164