Suchergebnisse
Filter
412 Ergebnisse
Sortierung:
Turkey's Middle East Policy under the JDP Rule
In: The Turkish yearbook of international relations, S. 039-069
Mediterranean contaminations: Middle East, North Africa, and Europe in contact
In: Studien zum modernen Orient 31
Turkey's Foreign and Economic Policy Challenges in the Middle East
In: The Turkish yearbook of international relations, Band 43, Heft 0, S. 29-59
Avrupa Birliği`nin Ortadoğu politikası ; The Middle-Eastern policy of European Union
Ortadoğu bölgesi gerek stratejik konumu, gerekse sahip olduğu petrol kaynakları bakımından dünyanın en zengin bölgesi olması nedeniyle ayrı bir öneme haizdir. Ortadoğu ikili ilişkiler, ticari ilişkiler ve çatışmaların odağındaki bölge olması dolayısıyla Avrupa Dış Politikalarında da üst sıralarda yer almıştır. Avrupa ve Ortadoğu arasındaki ilişkiler uzun bir tarihsel süreci kapsamaktadır. AB kuruluşundan bu yana demokrasi ve insan haklarına verdiği önemi belirtmiş ve bunun kendine ait içsel bir unsur halini alması için çabalamıştır. Uluslararası arenada etkin bir güç olmayı hedefleyen AB kendine ait içsel değerleri diğer ülkelere de yaymayı hedeflemektedir. Bu amaçla oluşturmuş olduğu Avrupa Komşuluk Politikası kapsamında AB'ye komsu olan fakat üyelik perspektifi bulunmayan ülkelerde demokrasinin teşviki önemli bir unsurdur. Bu çalışma ile AB'nin geçmişten günümüze Ortadoğu ilişkileri ve yakın dönemdeki komşuluk politikaları çerçevesinde Ortadoğu'ya bakışı amaçlanmaktadır. Yapılan literatür taraması sonucu elde edilen bilgiler yardımıyla araştırmanın amacına uygun ön çalışma ve anahat planı oluşturulmuştur. Bu plan çerçevesinde gerekli düzenlemeler süre yeterliliği göz önünde bulundurularak danışman gözetiminde yapılmaya çalışılacaktır. Bu araştırmada, günümüzde genişleme ve komşuluk politikaları ile öne çıkan Avrupa Birliği'nin, artan şiddet olaylarına sahne olan Ortadoğu politikası ile sınırlandırılmıştır. Kuruluşundan bu yana demokrasinin önemine vurgu yapan AB, Avrupa Komşuluk Politikası kapsamında yer alan ülkelerde de demokrasiyi yaymayı hedeflemektedir. Sonuç olarak AB açısından özellikle genişleyen sınırlar ile birlikte güvenlik açısından öneme sahip olan Ortadoğu bölgesinde AB'ye yakın rejimler oluşturulması önem taşımaktadır. ; The Middle East is of great importance due to both its strategic position and by virtue of the fact that it is the riches region of the world in terms of its oil reserves. The Middle East also ranks high in European Foreign Policies as it is a region that is at the centre of bilateral relations, commercial relations and conflicts. Relations between Europe and the Middles East covers a long historical process. EU, since its inception, has emphasised the importance it lays upon democracy and human rights and endeavoured to make it an internal component of its nature. Intending to be an influential figure in international arena, EU aims to spread its internal values to other countries, too. Encouragement of democracy within the scope of European Neighbourhood Policy in countries that are neighbours of EU but do not have membership perspective is an important move. This study aims to investigate EU?s relationships with the Middle East from past to present and its look on the Middle East within the framework of its neighbourhood policies. A preliminary examination has been conducted and an outline plan has been devised by the help of information obtained through review of the relevant literature. The required corrections will be made under the supervision of an advisor in accordance with this plan an so long as time limits allow. This study is limited to the policy of European Union, which is in the foreground today by virtue of its expansion and neighbourhood policies, concerning the Middle East, which is home to increasing cases of violence. EU, which has been emphasising democracy since its establishment, intends to spread democracy in countries that are included in the European Neighbourhood Policy. In conclusion, it is important for EU to help establish friendly regimes in the Middle East, which is important for EU in terms of security especially due to expanding borders.
BASE
NUCLEAR ENERGY RENAISSANCE IN THE WORLD AND ITS IMPLICATIONS IN THE MIDDLE EAST
In: Milletlerarası münasebetler türk yıllığı: The Turkish yearbook of international relations, S. 051-071
Türkiye bağlamında Orta Doğu'da istihbarat örgütleri ; Middle Eastern intelligence organizations in context with Turkey
Bu tezin amacı, Türkiye'yi sarmalayan istihbarat örgütlerinin mevcut durumu incelenerek tespit edilmesi, bahse konu örgütlerin örtülü veya açık operasyonlarının, Türkiye'nin iç ve dış politikasının nasıl şekillendirdiğinin incelenmesidir. Çalışmada nitel araştırma modeli kullanılmıştır. Buna göre El-muhabart, SEVAK ve MOSSAD'ın yapısı incelenmiştir. Söz konusu örgütlerin faaliyetlerini anlamak adına ise Türk, Arap ve Fars literatürleri taranmıştır. Konuya ilişkin kitap, gazete, dergi, makale ve raporlar incelenmiştir. Ayrıca araştırma sırasında üniversite ve ilgili kurumların arşivleri incelenmiş ve konuyla alakalı belgeler elde edilmiştir. Araştırmanın evrenini, El-muhabarat, MOSSAD ve SEVAk'ın istihbarat çalışmalarından etkilenen Türkiye Cumhuriyeti oluşturmaktadır. Araştırmanın merkezini ise bahse konu olan örgütlerin, Türkiye'ye yönelik faaliyetleri teşkil etmektedir. Doküman analizinden yararlanan bir araştırma için Arapça, Türkçe ve Farsça belgeler açık kaynaklardan temin edilmiştir. Arapça belgelerin bir kısmı ise konuyla alakalı kurumların arşivlerinden resmi izinlerin alınması suretiyle elde edilmiştir. Ayrıca temin edilen Arapça ve Farsça belgelerin, konuyla ilgili olan bölümleri Arapça ve Farsça aslından Türkçeye çevrilmiş ve istihbarat ile ilgili bölümleri irdelenmiştir. Ayrıca istihbarat servisinde çalışan bazı kişilerle görüşülmüş, fikirleri alınmış ve tezin son şekli oluşturulmuştur. Yapılan incelemeler ışığında istihbarat servislerimize dair kısmen değerlendirmelerde bulunulmuştur. ; The main aim of this thesis is to investigate the intelligence agent operating around Turkey including the agency's both undercover and public operations and how do these actions affect Turkish domestic and foreign policy. In this research, we have used a qualitative model and with accordance to that we have observed El-Muhabarat, SEVAK and MOSSAD's structure. In order to have a comprehensive understanding of these actions, Farsi, Turkish and Arabic literature has been studied. The literature study consisted of sources such as books, newspapers, magazines, journals, and articles. In addition to that while the literature study was being conducted, the university and relevant institution databases and archives allowed us to gather relevant documents. General sphere of this research is around The Turkish Republic and how it is affected by the intelligence actions of the El-Mukhabarat, MOSSAD, and SEVAK. These organizations and their activities are the research group of this thesis. For this research that is using document analysis, Farsi, Turkish and Arabic documents have been obtained from open source archives. Part of the Arabic sources has been gathered with the required permissions from certain institutions. In addition to these, documents obtained from Farsi and Arabic sources have been investigated further and translated relevant chapters to Turkish. Personel from intelligence agencies have been interviewed and their comments and opinions are also included while finalizing this thesis. With all that in mind certain assessments and considerations have been made on these intelligence services.
BASE
The United States, the Defence of the Middle East and Türkiye: 1946-1952
In: Liberal Düşünce Dergisi
This study analyses the early years of cooperation between Türkiye and the United States (US) in the field of security and defence by utilising US government documents and the secondary sources that heavily depend on primary sources. It emphasizes the link between the elements of the strategic context in which the US developed its approach to the defence of the Middle East and the American interest
in developing defence ties with Türkiye. The major outcomes of Turkish-American cooperation were American support for Türkiye against the Soviet Union in 1946, the provision of American military assistance in 1947, the modernization of the Turkish military, the construction of military bases on Turkish territory, American support for Turkish membership in NATO and Turkish willingness to conduct its
relations with the Middle East in coordination with the West. This study reveals that those outcomes reflected for the most time American political and strategic preferences. For this reason, the typical characteristics of those relations between great powers and small states can be observed in Turkish-American security relations during their formative years.
Türkiye'de kamu diplomasisi ve Orta Doğu'ya yönelik faaliyetler ; Turkey's public diplomacy in the Middle East region
Diplomasi, müzakere sanatı ve ilişkilerin barışçıl ve anlaşmalı bir şekilde yürütülmesini sağlar. Kamu diplomasisi ise bir ülkenin başka bir ülkenin kamuoyuna kendi politikasını ve uygulamalarını kabul ettirme çalışması olarak tanımlanabilir. Kamu diplomasisi, aslında çok uzun zamandır var olan bir alandır. Fakat Soğuk Savaş sonrası sert güç, yerini yumuşak güce bırakmış ve kamu diplomasisi kavramı daha çok uygulanmaya başlanmıştır. Ülkelerin dış politikasını şekillendirmede etkili olmuştur. Orta Doğu kavramı ise ilk defa Amerikalı Amiral Alfred Thayer Mohan tarafından 1902'de The Persion Gulf And International Relations adlı çalışmada kullandığı bilinmektedir. Fakat dünyanın yuvarlak olduğu varsayımı ile coğrafi olarak orta diye bir yerin varlığından söz edilemez. Kavram coğrafi değil siyasi bir alanı ifade etmektedir. Orta Doğu bölgesi batıda Nil Vadisinden, doğuda Türkistan'ın Müslüman ülkelerine, kuzeyde Doğu Avrupa ve Kafkaslardan, güneyde Hint Okyanusu'na kadar uzanan bölge ele alınmaktadır. On altı ülkeyi kapsayan bu bölgede on üç Arap ülkesi bulunmaktadır. Dünya tarihîni bu bölgede başlamış olması, ticaret geçişleri bu bölgede yer alması, zengin yer altı kaynakları, dinlerin merkezî olması ve jeopolitik konumu bölgenin önemini ortaya koymaktadır. Bu çalışma Türkiye'nin kamu diplomasisini ve Orta Doğu Bölgesine yönelik kamu diplomasisi faaliyetleri ile sınırlandırılmıştır. Ülkemizde oldukça yeni olan bu alan da Türkiye'nin çalışmalarını yürüttüğü farklı kurum ve kuruluşlara yer verilmiştir. Kurum ve kuruluşların siyasi, kültürel, sosyal, ekonomik, askerî, insani yardım gibi faaliyetlerine değinilmiştir. Çalışmanın asıl amacı, tüm dünyada farklı kavramlara sahip olan kamu diplomasisine katkıda bulunmak ve Türkiye'de kamu diplomasisi faaliyetlerini incelemek ve değerlendirmektir. Literatür taraması yapılarak ortaya konan bu çalışma, Türkiye'nin Orta Doğu Bölgesinde ki kamu diplomasisi faaliyetlerini ele alarak sınırlı olan literatüre katkıda bulunmaktır. Anahtar Kelimler Türkiye, Kamu Diplomasisi, Orta Doğu, Dış Politika ; Diplomacy provides the art of negotiation and relations to be conducted in a peaceful and understandable manner. Public diplomacy, on the other hand, can be defined as all the efforts to affect and convince another country's public opinion to support or tolerate its own policies and practices. Public diplomacy is a field that has existed for a very long time. However, hard power was replaced by soft power after the Cold War and therefore, the notion of public diplomacy has started to be applied frequently. It was effective in shaping the foreign policies of the countries. It is known that American admiral Alfred Thayer Mohan used the notion of the Middle East for the first time in an article "The Persion Gulf And International Relations" in 1902. But, with the assumption that the world is round, there is no geographically central place. Middle East region covers lands which is from the Nile Valley in the west to the Muslim countries of Turkestan in the east, from Eastern Europe and the Caucasus in the North to the Indian Ocean in the south. There are thirteen Arab countries and the Middle East region includes sixteen countries. The fact that world history started in this region, trade transitions in this region, rich underground resources, being the center of religions and geopolitical location reveal the importance of the region. This study is limited to public diplomacy of Turkey and public diplomacy activities of Turkey in the Middle East Region. Public diplomacy is a new topic and this study addresses works conducted by different institutions and organizations in this field in Turkey. Political, cultural, social, economic, military, humanitarian and other activities of institutions and organizations are mentioned. The main object of the study is to contribute to public diplomacy, which is understood all over the world differently, and to examine and assess public diplomacy activities in Turkey. This study addressing public diplomacy activities of Turkey in the Middle East region contributes to limited literature. Key words Turkey, Public Diplomacy, Middle East, Foreign Policy
BASE
Türkiye'nin Orta Doğu politikasında Libya müdahalesinin yeri ; Libya intervention with Turkey's Middle East policy
Libya müdahalesi ile ilgili Türkiye'de ve yabancı basında çok fazla kaynak mevcuttur. Fakat Türkiye'nin Libya müdahalesine dâhil olması özelinde yapılan detaylı bir çalışma yoktur. Bu durum elinizdeki çalışmanın çıkış noktasını oluşturmaktadır. "Libya müdahalesine dâhil olmanın Türkiye'nin Orta Doğu politikasındaki yeri nedir?" sorusunu cevaplamayı hedefleyen bu çalışma Türkiye'nin Orta Doğu politikasını detaylı bir şekilde ele almış, durumu hem tarihi hem de teorik çerçevede değerlendirmiştir. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu dönemden itibaren Batılılaşma kimliğini benimsemesine rağmen Orta Doğu ülkeleri ile ilişkilerine daima önem vermiştir. Fakat Orta Doğu ülkelerinin bağımsızlıklarını geç kazanmasının da verdiği etkiyle 1960'lara kadar Türkiye Orta Doğu ülkeleri ile sağlam ilişkiler geliştirememiştir. 1970'lerle birlikte Batı ülkeleri ile yaşanan ciddi olumsuzluklar neticesinde Türkiye yeni müttefiklere ihtiyaç duymuştur. AKP'nin iktidara gelmesiyle Türkiye'nin dış politika karakteri net çizgilerle belirlenmiş, Orta Doğu ile ilişkilere ayrıca önem verilmiştir. 2010 yılı sonunda Tunus'ta başlayan Arap Baharı protestolarının en çok etkilediği NATO ülkesi şüphesiz Türkiye olmuştur. Libya iç savaşının başladığı dönemde Türkiye mevcut hükümeti desteklemesine rağmen pasif bir politika izlemiştir. Fakat zamanla hem uluslararası toplumun baskısıyla hem de kendi çıkarlarına da uygun gördüğü gerekçesiyle protestocu halkı destekler pozisyona gelmiştir. Türkiye Arap halkını desteklerken özellikle insan hakları ve demokrasi vurgusu yapmıştır. Bu çalışma, AKP'nin Orta Doğu politikası, Türkiye'nin Orta Doğu ülkeleri ile olan ilişkileri ve Batılılaşma siyaseti, Türkiye'nin Libya müdahalesine dâhil olmasının arka planında yatan nedenler üzerinde durmuştur. Çalışmada iç savaşın aşamaları ve Türkiye'nin karar alma süreci anlatılmış, Libya müdahalesine Türkiye'nin dâhil olmasını solidarist-pluralist çerçevede değerlendirilmiştir. ; There are many sources in Turkey and in the foreign press regarding the intervention in Libya. ...
BASE
Avrupa Birliği'nin Orta Doğu Politikasının Gelişimi ; The Evaluation of the European Union's Middle East Policy
Avrupa Birliği'nin ortak bir dış politika geliştirme çabaları, Orta Doğu bölgesinde başarılı bir sonuç verememiştir. Ancak AB, kendisine komşu olan bu bölgede barış, güvenlik ve istikrarın sağlanabilmesi için 'Avrupa Komşuluk Politikası' ve 'Akdeniz için Birlik' politikaları çerçevesinde hareket etmektedir. Dolayısıyla, AB'nin Orta Doğu politikasının Avrupa Komşuluk Politikası ile şekillendiği ifade edilebilmektedir. Bu bağlamda çalışma, Birliğin Orta Doğu'ya yönelik ortak bir dış politika ortaya koyamadığını göstermeyi ve farklı politikalar yoluyla bölgede Birliğin etkin olup olmadığını değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Çalışma kapsamında, Arap Baharı öncesi ve sonrası Birliğin Orta Doğu bölgesinde uyguladığı politikalar incelenecektir. Böylece başlangıçta Orta Doğu'da barışın sağlanması amacıyla geliştirilen AB'nin Orta Doğu politikasının, son yıllarda enerji, göç ve güvenlik konularına daha fazla önem verdiği ortaya konacaktır. ; The efforts of the European Union to develop a common foreign policy did not result successfully in the Middle East region. However, the EU acts within the framework of the 'European Neighborhood Policy' and the 'Union for the Mediterranean' policies in order to ensure peace, security and stability in this neighboring region. Therefore, it can be stated that the EU's Middle East policy is shaped by the European Neighborhood Policy. In this context, the study aims to show that the Union has not put forward a common foreign policy towards the Middle East and to evaluate whether the Union is effective in the region through different policies. Within the scope of the study, the policies implemented by the Union in the Middle East region before and after the Arab Spring will be examined. Thus, it will be revealed that the EU's Middle East policy, which was initially developed to ensure peace in the Middle East, has given more importance to energy, migration and security issues in recent years.
BASE
Filipino Migrant Women in Domestic Work: A Comparative Evaluation Among Turkiye, East Asian, and Middle Eastern Countries
In: Sosyal siyaset konferansları dergisi, Band 0, Heft 82, S. 357-382
ISSN: 2548-0405
THE GREATER MIDDLE EAST INITIATIVE: REGIME CHANGE, NEOLIBERALISM AND US GLOBAL HEGEMONY
In: Milletlerarası münasebetler türk yıllığı: The Turkish yearbook of international relations, S. 001-035
Orta Doğu'da Devletler Arası Askeri Anlaşmazlıkların Modellenmesi; Modeling Interstate Militarized Dispute in the Middle East
In: Turkish journal of Middle Eastern studies: Türkiye ortadoğu çalışmaları dergisi, Band 10, Heft 2, S. 49-74
ISSN: 2147-7523
Orta Doğu coğrafyası dünyanın çatışmalarla parçalanmış tek bölgesi olmamasına rağmen, uzun zamandır dünyanın en çatışmalı bölgelerinden biri olarak kabul edilmektedir. Çatışmalar ve savaşlar, Orta Doğu'nun bölgesel sistemini derinden etkilemiştir. Çatışmalar ve savaşların olumsuz etkileri, devletler arası askeri anlaşmazlıkların nedenini anlamayı oldukça gerekli kılmaktadır. Devletler arası askeri anlaşmazlıklara yönelik tarihsel veri setlerinin varlığı ise askeri anlaşmazlıkların nicel yöntemlerle modellenmesini sağlamaktadır. Bu amaçla çalışmada Marwala tarafından kapsamlı bir şekilde incelenen ve açıklanan yedi bağımsız değişken (ittifak, komşuluk, uzaklık, büyük güç, kapasite, demokrasi ve ekonomik bağımlılık) ile Orta Doğu'daki devletler arası askeri anlaşmazlıklar, lojistik regresyon analizi ile modellenmiştir. Nicel analiz sonuçlarına göre bu yedi değişkenden en çok ekonomik bağımlılık faktörü (negatif yönde) ve komşuluk faktörünün (pozitif yönde) Orta Doğu devletlerinin askeri anlaşmazlığı ile ilişkili olduğu anlaşılmıştır. Diğer bir ifadeyle, Orta Doğu devletlerinin ekonomik açıdan bağımlı olduğu devletler ile daha az ve komşularıyla daha fazla askeri anlaşmazlık yaşadığı anlaşılmıştır.
Redefining Christian identity: cultural interaction in the Middle East since the rise of Islam
In: Orientalia Lovaniensia analecta 134