Amerika Birleşik Devletlerinin Uluslaşma Sürecinde J.J. Rousseau'nun Sivil Din Önerisinin Hayata Geçirilmesi ; In The Process Of The Nationalization Of The United States Of America J. J. Rousseau's Civil Religion Proposal
17.yüzyıl düşünürü olan J. J. Rousseau, temelinde sosyal sözleşmenin olduğunu iddia ettiği siyasal iktidara, özgürleşme garantisi veren bir toplum biçimini oluşturması için bazı yetkiler vermiş ve önerilerde bulunmuştur. Siyasal iktidar iyi yurttaşlar yetiştirmek ve sadık bir uyruk yaratabilmek için toplumla ilgili inanç belirtilerini kullanmalıdır. Kuralları egemen tarafından belirlenecek bu din sivil dindir. Rousseau'ya göre politik olarak vazgeçilmez olan sivil din, bir projedir; bu projenin tanrısı ise sosyal sözleşmedir. Rousseau tarafından sistematikleştirilen sivil din kavramı, Rousseau'nun ardından pek çok düşünür tarafından üzerine tartışılan bir kavram olmuştur. Bununla birlikte, pek çok devlet kendisine ait bir strateji belirlerken sivil dinin birleştirici gücünden faydalanmıştır. Söz konusu devletler, sivil dinin milli birlik duygusunu şekillendirmeye katkı sağladığının farkında olarak hareket etmişlerdir. Bağımsızlık ve uluslaşma sürecinde John Locke ve J. J. Rousseau başta olmak üzere, pek çok aydınlanma çağı düşünürü fikirlerinin izlerine rastlanan Amerika Birleşik Devletleri, sivil din önerisinin hayata geçirildiği en başarılı örneklerden biridir. Bugün birden çok milletten insanı barındıran Amerika, özellikle ulus olma sürecinde, devlet başkanları aracılığıyla sivil dine pek çok yerde atıf yapmış ve sivil dini hayata geçirmiştir. Bu bağlamda, Amerika Birleşik Devletleri kutsal günler ve kutsal kişiler yaratarak iç siyasetini şekillendirmiştir. 1776 Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi'yle birlikte kullanılmaya başlanan ve Amerika'nın seçilmiş millet olduğu inancının yerleştirilmesi bağlamında kullanılan sivil din, bayrak, başkanlık konuşmaları ve milli bayramlar gibi laik sembollere kutsallık yükleme noktasında temellerini bulmuştur. Bu bağlamda, one nation under God ve In God we trust sloganları Amerikan sivil dininin birer yansıması olarak göze çarpmaktadır. ; The 17th century philosopher J.J. Rousseau has given certain powers and suggestions to political power, which was claimed the basis of social contract by him, in order to form a society that guarantees the liberation. Political power must use signs of faith in society in order to raise good citizens and create a loyal nationality. This religion, which will be determined by sovereign rules, is the civil religion. According to Rousseau, civil religion, which is politically indispensable, is a project; the god of this project is social contract. The concept of civil religion, systematized by Rousseau, has been discussed by many thinkers after Rousseau. In addition, many states have benefited from the unifying power of civil religion in determining their own strategies. These states acted aware that civil religion contributes to shaping the sense of national unity. In the process of independence and nationalization, the United States of America, found in the footsteps of many enlightenment thinkers, especially John Locke and J. J. Rousseau, is one of the most successful examples of civil religion propose. Today, the United States, which hosts people from more than one nation, has referred to civil religion in many places through the heads of state, especially in the process of becoming a nation, and has implemented civil religion. In this context, the United States has shaped its internal politics by creating sacred days and sacred persons. Civil religion, which began to be used in conjunction with the American Declaration of Independence in 1776 and was used in the context of the placement of the belief in the elected nation of America, has found its foundation at the point of dispensing sacred symbols to secular symbols such as flags, presidential speeches and national holidays. In this context, the slogan One Nation Under God and In God We Trust stands out as a reflection of American civil religion.