Suchergebnisse

Küreselleşen ve daha da kompleks bir yapıya dönüşen terörizm unsurunun muhtemel dinamiklerinin belirlenmesi terörizmle mücadelede başarı elde edilebilmesi ve sürdürülebilir bir barış ortamının tesis edilebilmesi noktasında oldukça önemlidir. Bu açıdan bakıldığında, terörün şiddet boyutunun hat safhada olduğu bölgelerde kırılgan-başarısız devlet statüsündeki ülkelerin çoğunlukta olması, terörün muhtemel dinamikleri arasında devlet başarısızlığı olgusunun olabileceğini ön plana çıkarmaktadır. Nitekim, 2007-2011 dönemi ve Küresel Terörizm Veritabanı'nda kayıtlı 156 ülkenin analiz edildiği Rassal Etkiler Panel Modeli'nin bulguları kırılgan - başarısız devlet olgusu ile teröre verilen zayiatlar gibi toplumsal ve psikolojik unsurların terörün şiddet boyutunun tırmanması noktasında itici faktör olduklarını göstermektedir. Başka bir ifadeyle, kırılgan-başarısız devlet olgusu ve terörizmin şiddet boyutu terörizm unsurlarının yayılması noktasında elverişli zemin oluşturmaktadır. Dolayısıyla, terörizmle mücadelede etkin sonuçlar alınabilmesi adına, devlet başarısızlığı olgusuyla iktisadi ve politik açıdan mücadele edilmesi; bu doğrultuda, özellikle komşu ülkelerle oluşturulacak bölgesel paktlar dahilinde proaktif güvenlik önlemlerinin devreye sokulması gerekmektedir. Bununla birlikte, ülkelerin demokratikleşme düzeyi ile terörün şiddet boyutu arasında istatistiksel açıdan anlamlı herhangi bir bulguya ulaşılamamıştır. ; The determining potential dynamics of terrorism which globalized and became more complex structure has a vital importance in order to establish sustainable peace and achieve success in the fight against terrorism. So, the number of fragile-failed states is higher in regions where there is higher violence of terrorism that rises the possibility of the fragile-failed states phenomenonas potential dynamic of terrorism. In the fact that the findings of the Random Effects Panel Model on which analyzed 156 countries registered in Global Terrorism Database over the 2007 - 2011 period indicate that terrorist events that the phenomenon of fragile - failed state and the number of casualties which caused by terrorism are driving factor on dramatic rises of violence of terror. In other words, fragile-failed state phenomenon and violence of terrorism cretae a favorable environment for spillover of terrorism. Therefore, struggling state failure phenomenon economically and politically; in this direction, taking proactive security measures within regional pacts establishing especially with neighboring countries are required.

Bu çalışmada Türkiye için Çevresel Kuznets Eğrisinin (ÇKE) varlığı, bölgeler arasındaki kirlilik yayılımı dikkate alınarak 1990-2001 yıllarını kapsayan yıllık verilerle incelenmiştir. Kirliliğin yayılımının test edilmesinde mekansal ekonometrik yöntemlerden yararlanılmıştır. Mekansal bağlantıların ölçümünde komşu bölgeler arasındaki komşuluk ve uzaklık ilişkileri kullanılarak oluşturulan ağırlık matrislerinden yararlanılmıştır. Elde edilen sonuçlara gore bölgeler arasındaki mekansal heterojenliğin dikkate alınmaması Çevresel Kuznets Eğrisi tahminlerinde spesifikasyon hatalarına yol açmaktadır. Mekansal tahminlerde ortaya çıkan mekansal yayılmanın anlamlı oluşu ise kirlilik ve kişi başına gelir arasındaki ilişkinin aynı zamanda bölgelerin konumundan da etkilendiğini göstermektedir. Bununla birlikte elde edilen sonuçlar, çevre kalitesinin komşu bölgeler dikkate alınmadansağlanamayacağını ima etmektedir. Bu nedenle, sürdürülebilir kalkınmanın elde edilmesi için çevresel politikaların bölgesel ve ulusal düzeydeki politikalarla desteklenmesi gerekmektedir ; This paper investigates the existence of the Environmental Kuznets Curve (EKC) for Turkey by considering pollution spillovers among the provinces by using annual data covering the period 1990-2001. Spatial econometrics techniques are employed to account for pollution spillovers. Spatial interactions are measured by means of weight matrices based on contiguity and distance between the neighboring provinces. Our results show that exclusion of spatial heterogeneity among the regions may lead to specification bias in EKC estimations. The significance of pollution spillovers in the spatial estimates suggest that the relationship between pollution and per capita income is also affected by the localities of regions. Our results also imply that environmental quality cannot be sustained at the expense of neighboring regions. Therefore environmental policies should be accommodated by both regional and national policies to achieve sustainable development

Kamu ve özel kesim yatırımları bölgesel kalkınmanın önemli bir dinamiğini oluşturmaktadır. Bu sebeple, kalıcı ve dengeli bölgesel kalkınmanın sağlanabilmesi için gerek kamusal; gerekse de özel kesim yatırımlarının bölgesel dağılımına etki eden muhtemel unsurların irdelenmesi gerekir. Bu unsurlardan biri siyasal çoğulculuk olgusudur. Çalışmada, siyasal çoğulculuk olgusu ile kamu ve özel kesim yatırım kararlarının bölgesel tahsisi arasındaki ilişki incelenmek istenmiştir. Bu amaçla, 2007 ve 2011 Milletvekili Genel Seçimleri'nde siyasi partilerin aldıkları oy oranları üzerinden oluşturulan Herfindahl-Hirschman Endeksi yardımıyla 2008-2011 dönemi ve 26 İBBS-II Bölgesi kapsamında alternatif Sabit Etkiler Panel Modelleri tahmin edilmiştir. Elde edilen bulgular siyasal çoğulculuğun kamu ve özel kesim yatırım kararları üzerinde arttırıcı etkileri olduğu ve dikkate alınan örneklem dâhilinde bölgesel kalkınmanın önemli bir belirleyicisi olduğu yönündedir. Bununla birlikte, okullaşma ve sanayileşme oranlarının yatırım kanalları aracılığıyla bölgesel kalkınma üzerinde pozitif dışsallıklar yaratan unsurlar olduğu öne çıkan bulgular arasındadır.

The effects of exchange rate movements on price levels have important
implications to macroeconomic policies through the impacts on trade balance
and inflation. In contrast to previous studies, we employ a VAR model with
time-varying parameters to measure the magnitude of exchange rate
pass-through (ERPT). The findings confirm the time-varying pattern in the
ERPT, as the magnitude of ERPT has reached its maximum value during the 1994
financial crisis. The decline in the magnitude of ERPT has become more
pronounced after the 2001 financial crisis as a result of the implementation
of inflation targeting, which has shifted Turkey?s economy from a long
lasting high inflationary phase to a low inflationary economic environment.