Suchergebnisse
Filter
10 Ergebnisse
Sortierung:
Devlet İdaresinde Farklılıkların Yönetimi: Farklılıklar Değerimizdir Kurgusu Üzerine Bir Deneme
In: Sosyal Bilimler Dergisi, Band 20, Heft 1, S. 1-22
ISSN: 2667-8683
Bu çalışmanın temel çıkış noktası "farklılıklar değerimizdir" kurgusunun nasıl ve hangi yollarla
toplumun tamamına yayılacağı ve yönetim sistemimizin bu alanda etkili bir biçimde faaliyet
gösterebilmesi için nasıl daha iyi bir şekil alması gerektiği sorunsalının tartışılması ihtiyacıdır. Bu
sayede farklılıklar ayrışmanın bir unsuru değil, bütünleşmenin bir aracı haline dönüşebileceklerdir.
Aynı zamanda farklılıkların iyi bir biçimde yönetilmesi sonucunda idealize edilen toplumsal huzur
kurgusu sağlanmış olacaktır. Bu çalışmanın temel amacı bir ideal olarak görülen toplumsal
farklılıkların yönetimi olgusunu "farklılıklar değerimizdir" kurgusu üzerinden yeniden
tanımlamaktır. Bu amaçla çalışmada yabancı ve yerli literatür kullanılarak ve toplumsal huzurun
sağlanması adına girişilen faaliyetler kapsamında toplumsal farklılıklar olgusu ve devlet ile sivil
toplum kuruluşları üzerinden farklılıkların yok sayılmadan yönetilebilmesi için yapılması
gerekenler vurgulanacaktır. Bu çalışmadan beklenen sonuç Türkiye gibi çok farklı kültürlerin
yaşandığı, farklı inançların bir arada yer aldığı ve farklı dillerin konuşulduğu bir coğrafyada,
farklılıkları bir değer olarak kabul ederek aynı çatı altında yaşatmanın yollarının devletin ve sivil
toplum kuruluşlarının ortak çalışmasından geçtiğini vurgulamaktır.
Karadeniz'in Türkiye için Kıyısal Jeopolitik Açıdan Önemi
In: Güvenlik Stratejileri Dergisi, S. 573-604
LOCAL AUTHORITY CULTURE IN THE OTTOMAN EMPIRE; OSMANLI DEVLETİ'NDE YEREL YÖNETİM KÜLTÜRÜ
In: Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü dergisi: Dokuz Eylul University the journal of Graduate School of Social Sciences, Band 21, Heft 2, S. 429-452
ISSN: 1308-0911
Osmanlı Devleti 621 yıl yaşamış ve üç kıtaya
hükmetmiş bir devlet olarak sınırları içerisinde ve yönetimi altında yaşamış
olan insanların yerel nitelik taşıyan ihtiyaçlarını karşılamak için günümüz
modern anlamındaki yerel yönetim birimlerine benzemeyen kurumlardan
faydalanmıştır. Bu kurumların analizinin yapılması, Osmanlı Devleti'nin yerel
yönetim kültürünün betimlenebilmesi açısından önem taşımaktadır. Aksi takdirde
Osmanlı Devleti'nin yerel yönetim kültürünün bulunmadığını ifade etmek
yanılmalara sebebiyet verebilecektir. Bununla birlikte günümüz modern anlamında
bir yerel yönetim yapılanmasının tarihinden söz edebilmek için yakın
sayılabilecek bir zaman dilimine gitmek gerekmektedir. Buna rağmen bu yakın geçmiş
yapılanmaların Osmanlı Devleti'nin gerçek yerel yönetim kültürünü maskeleyen
bir görev üstlenmesinin de önüne geçmek gerekmektedir. Bu amaçla bu çalışmada
Osmanlı Devleti'nin Tanzimat öncesi ve sonrası olmak üzere iki dönemde yerel
yönetim kültürünü oluşturan kurumların analizi literatür taraması yöntemi
kullanılarak betimsel ve tartışmacı bir yöntemle gerçekleştirilmiştir. Değerlendirme
alınan konunun Osmanlı kul sistemi üzerinden açıklanmaya çalışılması ve
anlatımların ruhunun bu sistemin kurgusundan beslenmesi ilgili konuya farklı
bir bakış açısından yaklaşılması adına önem taşımaktadır. Bu çalışmadan
beklenen nihai sonuç Osmanlı Devleti'nin yerel yönetim kültürünü dışarıdan
ithal etmediği, yalnızca modern anlamda yeni bir kurumsallaşma çabası içerisine
girdiği ve zaten kendi özünde yer alan kurumların yerel yönetim kültürünü
oluşturabilecek niteliklere sahip olduklarını vurgulamaktır.
The Perception of Variation in City Administration: An Assessment in the Concept of Local Governance and the Application of Decentralized Local Governance; Kent Yönetiminde Değişim Algısı: Yerel Yönetişim Kapsamında Bir Değerlendirme ve Yerelleşen Yönetişim Uygulaması
In: Ankara Üniversitesi SBF dergisi, Band 74, Heft 1, S. 193-218
ISSN: 1309-1034
Kent birlikte yaşamın ortak simgesi olan yerleşim birimidir. Kent medeniyetin ve kültürün ortaya çıktığı, ortak
savunma ihtiyacının karşılandığı ve halkın kendi kendini doğrudan yönetebildiği tarihsel bir mekân olarak zaman
içerisinde merkezi yönetim karşısında güç kaybederek günümüze kadar ulaşmıştır. Ancak hem bir yerleşim hem de bir
yönetim birimi olan kent güncel gelişmeler karşısında canlılığını kaybetmemiş ve toplumsal ihtiyaçların karşılanmasında
yerel düzeyde aktif görevler üstlenmiştir. Kent yönetimlerinin yönetişim ve yerelleşme kavramları kapsamında yeniden
modellenmeleri gerekmektedir. Bu bağlamda kentlerin yerelleşen yönetişim anlayışı kapsamında yönetilen birimler haline
dönüştürülmelerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu noktada yönetişim anlayışının bir unsurunu oluşturan sivil toplum
kuruluşları da kamu ve özel sektör ile işbirliği kapsamında kent yönetimini yerelleşen yönetişim modeline doğru geçiş için
hazırlamaya çalışmaktadırlar. Bu çalışmada literatür taraması ve kurgusal analiz yöntemi kullanılarak kent ve kent
yönetimi ile ilgili kavramsal unsurlara değinilecek ve ardından çalışmanın gerçek kurgusunun yapıldığı yönetişim, yerel
yönetişim ve yerelleşen yönetişim kavramları konu edilecektir.
Belediye Hizmetlerinin Özelleştirilmesi: Şirketleşen Belediye Uygulaması ; Privatization Of Municipal Services: Incorporation Of Municipal Implementation
Özelleştirme bilinen anlamlandırması ile piyasa ekonomisinin yaratılabilmesi için kullanılan bir araç niteliğindedir. Devletin hizmet sunmakla yükümlü olduğu birtakım alanlarda özel girişimlerin faaliyet göstermesi özelleştirmenin ruhunu oluşturmaktadır. Bu sayede devlet asli görevlerine daha fazla zaman ayırabilmekte, sermayenin yerel seviyeye yayılmasına imkân tanınmakta ve etkisiz bir halde bekleyen taşınır veya taşınmaz mallar değerlendirilebilmektedir. Özelleştirmenin iktisadi boyutunun yanında yerelleşmeye sağladığı katkıları ise ayrı bir bağlamda değerlendirilmesi gerekmektedir. Belediyelerin temel amacı yerel halka yerel nitelik taşıyan kamu hizmetlerini sunmaktır. Bunun için kendi öz gelirleri olmakla birlikte, ihtiyaç duydukları durumda merkezi yönetimden borçlanma yöntemi ile kaynak temin elde edebilmektedirler. Bu çalışmada özelleştirmenin yalnızca iktisadi boyutuna değinilmemiş, yerelleşme ile bütünleştirilerek bir yerel yönetim birimi olan belediyenin niteliksel değişimine ışık tutulmaya çalışılmıştır. Bu bağlamda belediyelerin şirketleşmesi üzerine kurgusal bir analiz yapılmıştır. Bu çalışmadan beklenen nihai sonuç ise özelleştirmenin yerelleştirici boyutunun şirketleşen belediye örneği üzerinden açıklığa kavuşturulmasıdır. Böylece özelleştirmenin, gerçekte, bir yerelleşme aracı olduğunun vurgusu yapılmaya çalışılmıştır. ; Privatization is a means used to create the market economy with its conventional meaning. It is the spirit of privatization that private enterprises operate in a number of areas where the state is obliged to provide services. On this basis, the state can allocate more time to its primary tasks, allow the capital to spread to the local level, and evaluate the movable or immovable assets that are waiting in an ineffective state. In addition to the economic dimension of the privatization, contributions to localization need to be evaluated in a separate context. The main objective of the municipalities is to provide local services to the local community. They can obtain funding from ...
BASE
Avrupa Birliği İçerisinde Merkeziyetçi Devletin Sonu: Yerel Devlet ; The End Of the Centralist State in the European Union: Local State
Avrupa Birliği, kurgusal açıdan değerlendirildiği takdirde, yaşanmış felaketler sonucunda birden fazla devletin bir araya gelerek bir bütünlük oluşturmasını simgeleyen bir yapılanmadır. Bu kurgunun günümüzde geldiği nokta ise bütünleşmenin siyasi bir birlikteliğe doğru evrimleştiğidir. Ulus devletin uluslararası devlet şeklinde mi yoksa yerel devlet nitelemesiyle mi yeniden kurgulanacağının sorgusunun yapıldığı bu çalışmada varılmak istenen hedef merkeziyetçi devlet yapılanmasının sonunun geldiğinin ve yerine yerel seviyede örgütlenmiş devlet yapılanmasının Avrupa Birliği gibi ulus üstü bir örgütlenme aracılığıyla ortaya çıkmış olduğunun kurgusal izlerini takip etmektir. Bu bağlamda çalışmadan çıkarılan sonuç Avrupa Birliği'nin sahip olduğu dinamikleri ve üyelerinden beklediği yönetsel hedefleri ekseninde ortaya çıkan değerlere göre ulus devlet anlayışı ile beslenen merkeziyetçi devlet yapılanmasının yerini yerel seviyede örgütlenmiş yerel devlete bırakacağı öngörüsüdür. Böylece, çalışmanın alt benliğinde, merkeziyetçi yönetimlerin yerini yerel devletlere terk ederken bir üst yapılanmaya da ihtiyaç duyabileceklerinin kavramsal tartışmasının yapılması yer almaktadır. ; If it is judged from a fictional point of view the European Union is a constitution that symbolizes the formation of a unity of multiple states as a result of catastrophic events. The point of this fiction is that integration has evolved towards a political union. In this study, it is questioned whether the nation state will be reconstructed by international state or local state characterization. The aim of this study is to follow the fictitious traces of the end of the centralized state structure and the fact that the state structure organized at the local level has emerged through a supranational organization such as the European Union. In this context, the result of the study is shaped by the dynamics of the European Union and the managerial objectives that it expects from its members. According to this, it is the foresight that the centralized ...
BASE
Kent Yönetiminde Değişim Algısı: Yerel Yönetişim Kapsamında Bir Değerlendirme ve Yerelleşen Yönetişim Uygulaması ; The Perception of Variation in City Administration: An Assessment in the Concept of Local Governance and the Application of Decentralized Local Governance
Kent birlikte yaşamın ortak simgesi olan yerleşim birimidir. Kent medeniyetin ve kültürün ortaya çıktığı, ortaksavunma ihtiyacının karşılandığı ve halkın kendi kendini doğrudan yönetebildiği tarihsel bir mekân olarak zamaniçerisinde merkezi yönetim karşısında güç kaybederek günümüze kadar ulaşmıştır. Ancak hem bir yerleşim hem de biryönetim birimi olan kent güncel gelişmeler karşısında canlılığını kaybetmemiş ve toplumsal ihtiyaçların karşılanmasındayerel düzeyde aktif görevler üstlenmiştir. Kent yönetimlerinin yönetişim ve yerelleşme kavramları kapsamında yenidenmodellenmeleri gerekmektedir. Bu bağlamda kentlerin yerelleşen yönetişim anlayışı kapsamında yönetilen birimler halinedönüştürülmelerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu noktada yönetişim anlayışının bir unsurunu oluşturan sivil toplumkuruluşları da kamu ve özel sektör ile işbirliği kapsamında kent yönetimini yerelleşen yönetişim modeline doğru geçiş içinhazırlamaya çalışmaktadırlar. Bu çalışmada literatür taraması ve kurgusal analiz yöntemi kullanılarak kent ve kentyönetimi ile ilgili kavramsal unsurlara değinilecek ve ardından çalışmanın gerçek kurgusunun yapıldığı yönetişim, yerelyönetişim ve yerelleşen yönetişim kavramları konu edilecektir. ; A city is a settlement unit which is the common symbol of life together. The city has reached the level of day-today losing strength in the face of central government as a historical place where civilization and culture emerged, the need for common defense and the people can direct themselves directly. However, as a settlement and a management unit, the city has not lost its vitality in the face of current developments and has undertaken active duties at local level in meeting social needs. Urban governments need to be remodeled under the concepts of governance and localization. In this context, the cities need to be transformed into managed units within the framework of localized governance. At this point, nongovernmental organizations, which form an element of governance, also try to prepare city administration for ...
BASE
KÜRESELLEŞEN YENİ DÜNYA DÜZENİNDE DEVLET YÖNETİMİ: AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE
In: The journal of international social research: Uluslararası sosyal araştirmalar dergisi, Band 11, Heft 59, S. 908-920
ISSN: 1307-9581