Open Access BASE2021

1990 sonrası Türkiye, Bosna-Hersek ve Sırbistan ilişkileri ; Relations Turkey, Bosnia-Herzegovina and Serbia after 1990

Abstract

YÖK Tez No: 710072 ; Sık ormanlarla kaplı, engebeli, dağlık olarak nitelendirilen Balkan Yarımadası, tarihsel olarak Osmanlı İmparatorluğu ve daha sonra modern Türkiye için oldukça önemli bir bölge olmuştur. Türkiye'yi Avrupa'ya bağlayan Balkan Yarımadası, jeostratejik öneminin yanı sıra ekonomik, güvenlik, kültürel faktörler sebebiyle de Türkiye'nin bölgede etkin rol almasında oldukça etkili olmuştur. Soğuk Savaş döneminde uluslararası sistemin iki kutuplu yapısı gereği Batı bloğunda yer alan Türkiye, Doğu bloğunda yer alan Balkan ülkeleri ile aktif dış politika geliştirememiştir. 1990 sonrasında Doğu bloğunun yıkılması ve beraberinde Yugoslavya'nın sancılı dağılma sürecinde Türkiye, Bosna-Hersek ve Kosova sorunlarında askeri ve barışçıl misyonlara katılarak Balkan bölgesinde aktif rol oynamaya başlamıştır. Bu durum Yugoslavya'nın dağılmasını istemeyen ve ülkeyi şiddetle bir arada tutarak "Büyük Sırbistan" hayalini gerçekleştirmek isteyen Sırbistan ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilerde gerginliğe sebep olmuştur. 2000'li yılların başlarından itibaren Türkiye siyasetinde yaşanan dönüşüm ve aktif dış politika, Bosna-Hersek ve Sırbistan ile ikili ilişkileri geliştirmeyi, sorunları çözerek işbirliği yapmayı amaçlamıştır. Bu çalışmada, Soğuk Savaş'ın sona ermesinden günümüze kadar Türkiye'nin Bosna-Hersek ve Sırbistan ile siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkileri incelenerek, ikili ilişkilerde kamu diplomasisi ve yumuşak gücün etkisinin olup olmadığı analiz edilmektedir. ; peaceful missions in Bosnia-Herzegovina and Kosovo problems. This situation caused Defined as densely forested, rugged and mountainous, the Balkan Peninsula has historically been a very important region for the Ottoman Empire and later for modern Turkey. The Balkan Peninsula, which connects Turkey to Europe, has been very effective in Turkey's taking an active role in the region due to its geostrategic importance as well as economic, security and cultural factors. Due to the bipolar nature of the international system during the Cold War, Turkey, which was in the Western bloc, could not develop an active foreign policy with the Balkan countries in the Eastern bloc. After the collapse of the Eastern bloc and the painful disintegration of Yugoslavia after 1990, Turkey started to play an active role in the Balkan region by participating in military and tension in the bilateral relations between Serbia and Turkey, which did not want Yugoslavia to disintegrate and wanted to realize the dream of "Greater Serbia" by keeping the country together with violence. The transformation in Turkish politics and active foreign policy since the early 2000s aimed to develop bilateral relations with Bosnia-Herzegovina and Serbia, and to cooperate by solving problems. In this study, Turkey's political, economic and cultural relations with BosniaHerzegovina and Serbia, from the end of the Cold War to the present, are analyzed, and it is analyzed whether public diplomacy and soft power have an effect on bilateral relations.

Problem melden

Wenn Sie Probleme mit dem Zugriff auf einen gefundenen Titel haben, können Sie sich über dieses Formular gern an uns wenden. Schreiben Sie uns hierüber auch gern, wenn Ihnen Fehler in der Titelanzeige aufgefallen sind.